18 Temmuz 2011 Pazartesi

İçişleri Bakanı valiliklere, yol kontrolleri ve yayla-mera yasaklarıyla ilgili iki genelge gönderdi. Genelge'de bu durumun uluslararası kamuoyunda Türkiye aleyhine olumsuz imaj yarattığı belirtiliyor



İçişleri Bakanı Beşir Atalay valiliklere, yol kontrolleri ve yayla-mera yasaklarıyla ilgili iki genelge gönderdi. Genelge ile ilgili görüştüğümüz Hakkâri Valisi  Muammer Türker genelgenin gereklerini yerine getireceğini belirtirken, Yüksekovalı vatandaşlar ise OHAL'i aratmayan uygulamanın tamamen kaldırılmasını istedi.
Bakanlığın yol kontrolleriyle ilgili genelgesinde özellikle Doğu ve Güneydoğu’daki uygulamalarda kişi hak ve özgürlüklerinin zarar görme ihtimalinin doğduğuna dikkat çekilirken. Genelgede, bu durumun uluslararası kamuoyunda Türkiye aleyhine olumsuz imaj yarattığını belirtiliyor.
Bakanlık genelge ile valilere yol kontrolleriyle ilgili şu talimatları veriyor;
*Yol kontrol ve arama faaliyetlerinin yürütülmesinde, güvenlik zafiyetine yol açmadan, ilgili mevzuat çerçevesinde ve masum vatandaşların zarar görmeyecek tarzda gerekli tedbirler alınacak.
*Bu kapsamda valilerce derhal bir çalışma başlatılacak.
*Zorunlu görülen yerler dışında yol kontrol ve aramaya son verilecek.
*Uygulamalarda sadece makul şüphe duyulan araç ve şahıslar durdurulacak.
Son dönemlerde Yüksekova giriş çıkışlarında hemen hemen her saat aramaların yapıldığı özellikle de Yüksekova Devlet Hastanesi'ne giden şehiriçi servisler durdurularak kimlik kontrollerinin yapıldığı bilinen bir gerçek. Bakanlığın uluslararası tepkileri dikkate alarak hazırladığı genelgesinin bu gerçeği değiştirip değiştirmeyeceği bilinmez ama 2010 yılı başında Yüksekovalı vatandaşlar Olağan Üstü Hal (OHAL) uygulamasının halen devam ettiği görüşünde birleşiyorlar.  
"GENELGELERİN GEREĞİNİ YAPACAĞIZ"
Konu ile ilgili görüştüğümüz Hakkâri Valisi Muammer Türker, genelgenin kendilerine ulaştığını ve genelgenin gereğinin yapılması için ellerinden gelen ne varsa yapılacağını söyledi. Türker daha önce de yol kontrolleriyle ilgili çeşitli görüşmeler yaptığını vurgulayarak, “Bu genelgeden önce de çeşitli hazırlıklarımız vardı. Biz Hakkâri Valiliği olarak plaka tanıma sisteminin kurulmasını talep edeceğiz. Bu sistemde sadece şüpheli araçların durdurulmasını hedefliyoruz. Bunun için bakanlığın desteğine ihtiyacımız var."dedi. Türker yayala- mera yasaklarıyla ilgili bir genelgenin de kendilerine ulaştığını ifade ederek, "Bu genelge için askeri yasaklı bölgelerin sınırının daraltılmasından yanayız. Çünkü ekonomik faaliyetler için yaylalar çok öemlidir."dedi.
"OHAL HİÇBİR ZAMAN KALKMADI"
Bölgede OHAL uygulamalarının fiilen hiçbir zaman kalkmadığını söyleyen Yüksekova Esnaf Sanatkarlar Odası Başkanı İrfan Sarı, Yüksekova’ya bağlı yollarının neredeyse hepsinde polis ya da askerin arama noktalarının olduğunu söyledi. Yüksekova ilçe merkezinden devlet hastanesine giden yolcuların bile kimlik kontrolünden geçirilmesinin uygulamanın ne kadar keyfi olduğunu gösterdiğini söyleyen Sarı, bazı arama noktalarının yolcular için tam anlamıyla işkence haline getirildiğini belirtti. Sarı “İnsanların araçlardan indirilip üstünün başının aranması, araçların tornavidayla taranması, depolarına şiş indirilmesi ise bir insan hakkı ihlalidir” dedi.
"SEYAHAT ÖZGÜRLÜĞÜ İHLAL EDİLİYOR"
Hakkari Baro Başkanı İsmail Durgun, yol konrol noktalarındaki uygulamalarını eleştirerek, uygulamanın hak ihlallerine sebep olduğunu vurgulayarak "Bu aramaların özellikle yol üstü karakollarının amacının suçluları yakalamak ve uyuşturucu madde ele geçirmek olduğu söyleniyor. Ama bu konuda başarı sağlanmadığı istatistiklerde ortaya çıkmıştır. Bu uygulamaların sadece halka huzursuzluk verdiği ve Anayasa’da ifadesi bulunan seyahat özgürlüğünün açıkça ihlali olduğu açıktır. Bu hak ihlallerinin bir an önce sona erdirilmesi gerektiğini düşünüyorum."dedi.
"AYRIŞTIRICI ZİHNİYET DEVAM EDİYOR"
Yol kontrol noktalarındaki uygulamanın OHAL zihniyetinin devam ettiğinin işareti olduğunu söyleyen Yüksekova Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sabih Kayan, "Bu uygulamalar ile devletin Kürtleri ve Kürt sorununu bir asayiş sorunu olarak gördüğünün göstergesidir. Arama noktalarındaki uygulamalar bastırma ve yıldırma politikasının ürünüdür. OHAL bizim için hala devam ediyor. Bu mantık herşeyi zararlı, herkesi şüpheli görme mantığıdır. Bu onur kırıcı uygulamalar bütünleştirici değil ayrıştırıcı bir mantığın devam ettiğinin göstergesidir." şeklinde konuştu.

"SORUNA HEMEN BİR ÇÖZÜM BULUNMALI"
Yüksekova Motorlu Taşıtlar Kooparetifi Başkanı İzzettin Metin: Biz Yüksekova’dan Van, Hakkari ve ilçelerine yolcu taşımacılığı yapıyoruz. Esnaf olarak bu durumdan nedeniyle son derece mağduruz. Van’dan diğer illere aktarma yapacak yolcularımız bu durumdan dolayı ya uçaklarını ya da otobüslerini kaçırıyorlar. Bu sefer biz yolcularımızla kötü oluyoruz. Başta Hakkari Valiliği olmak üzere bütün yetkililerin bu duruma bir an önce bir çözüm bulmalarını bekliyoruz.
"2 SAATLİK YOLU 4 SAATTE GİDEBİLİYORUZ"
Yüksekova'ya bağlı bir köyde yaşadığını ifade eden Ahmet Öner isimli vatandaş ise senelerdir yol çilesi çektiklerini vurgulayarak,  "Ben 70 yaşına geldim bu güne kadar zorluktan başka birşey görmedim. Senelerdir bu yollarda vatandaşlar zorluklarla karşı karşıya kalıyor. 2 saatlik Van yolunu 4 saatte gidiyoruz. Van’a gidene kadar hasta oluyoruz. Bu yollarda çektiklerimize biran önce son verilmesini istiyorum."dedi.

"BU İŞKENCE ARTIK BİTMELİ"

Sefer Çoğaç: Yol aramalarından dolayı en büyük işkenceyi biz yaşıyoruz. Geçen hafta bir komşum rahatsızlandı onu Van’a götürdüm. Yeni köprü’de aracım arandı ardından Albayrak’ta aracım tekrar arandı ben bu sırada kayıt yaptırmak için araçtan çıktım. Döndüğümde rütbeli bir asker tekrar yanıma gelerek aracımın aranıp aranmadığını sordu. Arandığını söyledim ancak benden tekrar evraklarımı istedi. Bu arada kücümser tavırlarla yüzüme bakıyordu. Evraklarımı alıp başka bir rütbelinin yanına gitti onlar evraklarımı kontrol edip yanıma geldiler. Bana daha öncede sordukları soruları sormaya başladılar. Ne iş yapıyorsun, nereye gidiyorsun, neden gidiyorsun, bu çocuklar kimin gibi soruları ardı ardına sordu. Aracımı tekrar aradı. Bu örnek burada halen olağan üstü hal durumu olduğunun bir göstergesidir. Yüksekova’dan Van’a gidene kadar beş altı yerde aranıyoruz. Bu işkence artık bitmeli. Yeter artık bizde insanız özgürce yaşamak istiyoruz.
"İŞLERİMİZ HEP AKSIYOR"
İşsiz olan Yüksekovalı Samet Tekin, yol kontröllerinin vatandaşı çok zor durumda bıraktığını ifade ederek, "Bir hafta önce bir duruşma için Van’a gidiyordum. Aramalar yüzünden normalde 2 bucuk 3 saat süren yolu 4 saatte alabildik ve bu yüzden duruşmayı kaçırdım. Daha şehrin çıkışında başlayan kimlik kontrolleri diğer arama noktalarında üst araması araç araması tekrar kimlik kontrolü olarak devam ediyor. Bu yüzden Van’daki işlerimiz hep aksıyor. Bir gün önceden Van’a gitmemiz gerekiyor bu da bize maddi külfet yaratıyor."dedi.
"İNSANLIK DIŞI BİR UYGULAMADIR"
Zeki Gürdal, isimli esnaf yol kontrolleri ile ilgili olarak vatandaşın büyük mağduriyetler yaşadığına dikkat çekerek, "Bu durum insanlık dışı bir şeydir. Askeri yönetimi aratmayan bir durumla karşı karşıyayız. Acaba bu uygulama sadece Hakkâri’de mi var? Böyle bir şey yoksa bütün Türkiye’de mi var merak ediyoruz.dedi. Gürdal, Açılım sürecinde böyle uygulamaların hala devam etmesinin hiç hoş bir durum olmadığını söyleyerek, uygulamanın derhal sona erdirilmesini istedi.Genelge İçin Tıklayınız:http://www.icisleri.gov.tr/default.icisleri_2.aspx?id=4304   

Hiç yorum yok:

Şair Uzman Jandarmadan İkinci Şiir. (Hak arayışı Uzman Jandarmayı Şair Yaptı)

Türkiye cumhuriyeti sınırları içerisinde uzman jandarmalarla ilgili haberleri  okumayan kalmamıştır muhtemelen. Astsubaylarla ...