Coca Cola'nın
tersten bakıldığında ne anlama geldiğini gördükten sonra Lütfen artık o İslam
düşmanlarına para kazandırıp kazandırmayacağınıza karar verin!!!!
Coca Cola hakkında açılan
davalar ve Coca Cola özütü denen maddenin ortaya çıkışı Türkiye'de ilk kez *15
Eylül 2006* günü Coca-Cola'ya karşı, içeriğini açıklaması için Antalya Tüketici
Mahkemesinde dava açıldı...
Açılan davada, merkezi
Atlanta'da olan ve *1886* yılında Eczacı Dr. John S.Pemberton tarafından
faaliyete geçen Coca-Cola, 120 yıllık geçmişi ile *"dünyanın hiçbir
yerinde hiç kimseye açıklamam"* dediği sırını açıklayacak mıydı? 19 Mart
2007 tarihinde açılan davanın 3. duruşması yapıldı.
Sıkı durun şimdi. Bu
*"dünyanın hiçbir yerinde hiç kimseye açıklamam"* denilen gizli sır
açıklandı ama Türkiye'deki ve dünyadaki çoğu basın-yayın organları çok
fazla ciddiye almadı.
"O büyük bir kuruluş,
uğraşılmaz" anlayışı, davanın nedenlerini mercek altına alınmasına engel
oldu...
Ne de olsa Coca-Cola'nın
büyük oranda reklam bütçesi vardı...
İstedikleri her türden
*değerler* ile oyun oynayacaklar. Ayıbı kendileri yapacak, fakat siz yalnızca
tüketici olacaksınız. Sesinizi çıkartmayacaksınız. Soru sormayacaksınız...
İşte Coca-Cola’nın gizli
sırrı...
Coca-Cola formülü diye
gizli tutulan sır, aslında bir böcek çeşidinin (Cochineal) ezilmesi
ile elde edilen sıvıdır...
Cochineal; Kanarya
adalarında ve Meksika'da yaşayan bir böcektir. Doğal ortamında çoğaldığı gibi
kültürel olarak da yetiştirilmektedir...
Kaktüs bitkisine kene gibi yapışarak hayatını sürdürür...(haber başlığındaki fotoğraf)
Cochineal böceği için özel
tarlalar kurulur. Aşağıdaki Bir Cochineal böceği tarlasıdır...
Bu böcekler ve larvaları,
Meksikalı köylüler tarafından toplanır...
Ezilmiş bir Cochineal
böceği ve suyu çıkarılmış bir sürü böcek. Bu böceğinin dişilerinden veya
yumurtalarından çıkartılan bir boya pigmentine Karmin denir...

Cochineal kurutulmuş hali… Kuru üzüm gibi değil mi? ama bu böcek kurusu!!!
Ve ezilerek suyunun
çıkarılmış hali... Bu madde içildiğine büyük bir rahatlama hissedilir ve fazla
miktarda alındığında tıpkı bir uyuşturucu gibi yüksek oranda bağımlılık
yapmakta ve insanı, uzun vadede, içten içe çürütmektedir. Kasaptan bir parça
kırmızı et alın, üzerine kola dökün, 5-10 saniye sonra nasıl kömürleştiğini
hayretle izleyeceksiniz.
1) Önce Hindistan Yüksek
Mahkemesi, Cola'nın sağlığa zararlı olduğu gerekçesiyle yasaklanması yönünde
bir adım attı.
2) Arkasından Letonya'da
ilköğretim okullarında Coca-Cola ve Pepsi yasaklandı.
3) İngiltere ve Ukrayna'da
bazı okullarda yasaklandı.Ülkemizde sadece İstanbul Gösteri Sanatları
Merkezi'nde yasaklanmıştır.
Cochineal böceğinin suyu
yani Karmin, Musevilerden ‘kosher sertifikasi’ (yani "yenmesi ve/veya
içilmesi helal olmayan, haram olan şey") alamadığı için ticari olarak
önemli bir engelle karşı karşıya bulunmaktadır. Müslümanlarda
da Hanefi fıkıh alimlerince Cochineal böceğinin
suyu haram olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca kolanın en temel
maddesi olan "meyan kökü" ile beslenen canlılar arasında fare de
bulunmaktadır. Büyük şirketler tonlarca üretim yaptıkları için, meyan köklerini
kepçelerle toplamaktadırlar. Tonlarca topladıkları için de fareleri ayıklamak
gibi bir zahmete kesinlikle girmemektedirler. Bu yüzden meyan kökleri, içlerindeki
farelerle preslenmekte, sadece kalan deri, ayak ve bacak parçaları elekten
geçirilerek ayıklanmaktadır. Meyan kökü suyuna farenin kanı, mide özsuyu vs.
gibi sıvılar da karışmakta, fare kanı da siyaha yakın bir renkte olduğu için
bir sorun oluşmamaktadır.
İnternette
http://tr.wikipedia.org/wiki/Cochineal adresinden de aynı bilgilere
ulaşabilirsiniz.
İşte bütün kolaların özütü
bu!
Az sonra okuyacağınız
bilgiler gerçekten insanın kanını donduracak cinsten..Yıllardır nasıl
uyutulduğumuza,ve sağlığımzla nasıl açıktan açığa vicdansızca oynandığına
an be an şahit olacaksınız..Sıkı durun,yorumu tamamen size bırakıyorum«!!!Türkiye'de,
hatta dünyada ilk kez 15 Eylül 2006 günü Coca-Cola'ya karşı,içeriğini açıklaması
için Antalya Tüketici Mahkemesinde dava açıldı...
Açılan davada,merkezi
Atlanta'da olan ve 1886 yılında Eczacı Dr. John S.Pemberton tarafından
faaliyete geçen,daha sonraları da Amerikan-Yahudi dostluğunun güzel bir örneği olan
Coca-Cola,120 yıllık geçmişi ile"dünyanın hiçbir yerinde
hiç kimseye açıklamam" dediği sırrını açıklayacakmıydı? 19
Mart 2007 tarihinde açılan davanın 3. duruşması yapıldı.
Sıkı durun şimdi.Bu,"dünyanın
hiçbir yerinde hiç kimseye açıklamam" denilen gizli sır açıklandı ama
Türkiye'deki ve dünyadaki çoğu basın-yayın organları çok fazla ciddiye
almadı."O büyük bir kuruluş, uğraşılmaz"anlayışı,davanın nedenlerinin
mercek altına alınmasına engel oldu..Ayrıca düşünsenize o tv.kanalları
20-30 saniyelik kısacık reklamlar için milyon dolarları ceplerine indirirken ve
onca insan bu pastadan nemalanırken,neden bir belgesel veya bir haber
programında size kolanın insana verdiği bu tiksinilecek zararları anlatsınlar
ki?
Evet..Ne de olsa
Coca-Cola'nın büyük oranda reklam bütçesi var..Hadi uğraş bakalım uğraşabilirsen..Ama
unutmayınki o şirketleri bu noktaya getirenler gene biz
tüketicileriz.Bir kerecik kola almakla ne olur ki demeyin,hayatınıza bir
daha kolayı sokmayın ve bunu da çocuklarınıza anlatın bakalım o zamanda bu
şirketler hala büyümeye devam edebilecekler mi?
istedikleri her türden
oyunu oynayacaklar.Ayıbı kendileri yapacak, fakat siz yalnızca t
üketici olacaksınız.Sesinizi
çıkartmayacaksınız.Soru sormayacaksınız.Kısacası aptal yerine konulacaksınız !
Ne kadar vahim bir durum değilmi? Oysa bu sahtekarları göklere çıkarmak
da,yerin dibine sokmak da aslında hep biz insanların elinde«Bunlar neden mi
sahtekar? Neden mi bu kadar ağır konuşuyoruz? Az sonra bunların neden sahtekar
olduğunu ve cicili micili gözüken kolanın aslında ne olduğunu çok iyi anlayacaksınız
!!!
Sıkı durun,gözlerinizi
dört açın ve lütfen artık aptal yerine konulmayın !! işte Coca-Colanın gizli sırrı
:Cochineal;Kanarya adalarında ve Meksika'da yaşayan bir böcektir.
Doğal ortamında çoğaldığı
gibi kültürel olarak da yetiştirilmektedir.
Kaktüs bitkisine kene gibi
yapışarak hayatını sürdürür.Kaktüsteki böcek larvaları!!!!!
Bir başka fotoğraf...
Bu böcekler ve
larvaları,Meksikalı köylüler tarafından toplanır«Ezilmiş
bir Cochineal böceği ve suyu çıkarılmış bir sürü böcek.Bu böceğin dişilerinden
veya yumurtalarından çıkartılan bir boya pigmentine Karmin denir.Pazarlama aşamasındaki
cochineal.Cochineal kurutulmuş hali« Kuru üzüm gibi demi,ama bu böcek kurusu!!!
Köylüler tarafından kurutulmuş
ve dövülmüş Cochineal Köylüler;kendi ihtiyaçları için Azteklerden kalma klasik yöntemlerle,
böceğin özütünden dünyanın en güzel renklerinden biri olan,"carmine"
i üretirler.Aztekler ve Latinler, böcekten elde edilen bu boyayı,ip
boyamada kullandılar(!)işte Carmine Pigmenti...
Ve ezilerek suyunun çıkarılmış
hali..Öyle güzel bir renge ve farklı bir tada sahiptir ki, insanlar bu
pisliği içtiklerinde içlerinde büyük bir rahatlama hissi bile duyarlar..Daha da
kötüsü bu madde,fazla miktarda alındığı taktirde tıpkı uyuşturucu gibi yüksek
oranda bağımlılık yapmakta ve insanı uzun vadede içten içe çürütmektedir.
İçinizden hala inanmak
gelmiyorsa çok kısa bir deneyle anında ikna olabilirsiniz. Hemen kasaptan
birazcık kırmızı et alın ve üzerine kolayı dökün.Fazla değil,5-10 sn. sonra
etin nasıl kömürleştiğini hayretle izleyeceksiniz.ikna olmayanlardan ise isteğimiz
şudur ki:Siz kola içmekte tabi ki özgürsünüz fakat en azından çocuklarınızın o
körpe midelerinin buna dayanamayacağını iyi bilin ve hiç olmazsa onların kola içmesine
engel olun !!! işte bütün kolaların özütü bu«Markası önemli mi?
Önce Hindistan Yüksek Mahkemesi,Cola'nın
sağlığa zararlı olduğu gerekçesiyle yasaklanması yönünde bir adımattı.Arkasından
Letonya'da ilköğretim okullarında Coca-Cola ve Pepsi yasaklandı.İngiltere
ve Ukrayna'da bazı okullarda yasaklandı.Ülkemizde de özel olarak İstanbul
Gösteri Sanatları Merkezi”nde de yasaklandı.Şimdi bahsedeceğm konu da en az Cochineal böceği kadar iğrenç
bir durum..23 yıl kolafabrikasında çalışan birisinin naklettiği bu çok
ciddi açıklamalar gerçekten insanın zihnini ve midesini alt-üst ediyor.
Malumunuz kola denilen
içeceğin en temel hammaddesi meyan köküdür ve meyan kökü ile beslenen canlılar arasında
fare de bulunmaktadır.Büyük şirketler tonlarca üretim yaptıkları için
meyan köklerini kepçelerle toplamaktadırlar.Tonlarca topladıkları için
de fareleri ayıklamak gibi bir zahmete ise kesinlikle girmemektedirler.
Bu yüzden de
meyankökleri,içindeki farelerle beraber preslenmekte,sadece kalan
deri,ayak,bacak parçaları elekten geçirilerek ayıklanmaktadır.
Meyan köklerinin
suyunun yanında farenin kanı,mide özsuyu vs. gibi sıvılar da karışmakta,fare
kanı da siyah renge yakın bir renkte olduğu için estetik açıdan bir sorun olmamaktadır.
Kola üretimi yapan şirketler,koladaki bu pislikleri kimyasal yöntemlerle
sağlığa zararsız hale getirmeye çalışırken bu sefer de kullandıkları çok
çeşitli kimyasal maddelerle insanları uzun vadede resmen zehirlemektedirler.
Bu olayı anlatan kişi,çalıştığı
23 yıl boyunca bir bardak bile kola içmemiş.Ayrıca kendisi içmediği gibi ailesi
başta olmak üzere tüm sevdiklerine de bu pisliği içirmemiş..Sonraları ise
insanları zehirleyen bu şirkete yıllarca hizmet ettiği için tıpkı uyuşturucu
satıcılığı yapmışcasına pişman olmuş.
Cochineal böceğinin suyu
yani Karmin,Musevilerden µkosher sertifikası alamadığı için ticari olarak
önemli bir engelle karşı karşıya bulunmaktadır.Müslümanlarda da Hanefi fıkıh
alimlerince haramolarak değerlendirilmektedir.Buna mukabil Coca-Cola nın satışlarının
en iyi olduğu ülkeler,Ortadoğudaki Müslüman ülkelerdir.Diğer gelişmiş ülkelerde ise kola tüketimi
buradakinin yarısı bile değildir.Ne kadar ilginç değil mi?
İnternette:(http://tr.wikipedia.org.)adresinden
de Cochineal yazarak arattığınız zaman aynı
bilgilere ulaşabiliyorsunuz.
Hala içmek isteyenler
varsa, bu çok ciddi bilgileri kulak arkası yapabilirler.Ama, hiç değilse söz
dinleyecek yaştaki çocuklarımıza kola yerine "halis"meyve sularımızdan,sütümüzden,ayranımızdan
içirelim.Kolasız günlere...
Bundan sonra; su iç,soda
iç,ayran-limonata iç....Ya da,neyapalım...Cola da iç...Milyonlarca insan
yanılmış olamaz...Milyonlarca böceğin yanılmadığı gibi...
1 yorum:
Yazıklar olsun yıllardır bunumu içiyorduk
Yorum Gönder