10 Ağustos 2011 Çarşamba

TBMM Dilekçe Komisyonuna-OYAK Yeni Dilekçemiz



Hak verilmez alınır prensibinden yola çıkarak,eğer bir kurumda büyük sorunlar var ve ülkeyi yönetenler bu sorunlardan habersiz ise,o kurumda her şeyin normal işlediğini düşünürler.Fakat siz  sorunları dile getirip TBMM’ni Hükümeti ve Cumhur Başkanı’nı bilgilendirir iseniz işte o zaman bu ülkeyi yönetenler o kurumda bir sorun olduğunu ve sorunun mağduriyet derecesini araştırılar ve yardımcı olurlar.
ASLA UNUTULMAMALIDIR Kİ EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ TÜRK MİLLETİNİDİR.
Hak aramaktan asla korkmayınız.Korkmanız gereken sadece Allah’tır.Yarattığı insanlardan korkmak büyük bir gaflettir.Kendinizin,eşinizin,çocuklarınızın geleceği için ölümü göze alıp,birilerinin kaprislerine katlanarak biriktirdiğiniz alın terlerinizi heba ettirmeyin,çocuklarınızın hakkı olan bu birikimlerinizin hesabını sorun,hakkınızı arayın,hak arama konularında Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ve TBMM’nin ilgili kanallarını,kurumlarını kullanmaktan çekinmeyin.Bütün bu hizmetlerin hepsi bizim için ve ücretsiz.Hak arama konusunda birilerinin kendini ispatlarcasına bir şey bildiğini zannederek Assubay toplumunu satma cahilliğine,heves kırma açıklamalarına kanma,inanma sen tek başına bir güçsün.
Postanelerden 1 Tl Karşılığında Alınabiliyor.İyi Okuyun Sizin Kimlik Bilgileriniz Kişisel Hakların Korunması Kanun Kapsamında Gizli Kalacaktır.
AŞAĞIDAKİ LİNKE BU DİLEKÇEYİ HAZIRLAYIP VERİN.
Dilekçeyi word formatında kopyalayıp göndermek için TIKLAYINIZ 
YADA POSTA YOLU İLE ADRES :Türkiye Büyük Millet Meclisi Dilekçe Komisyonu
06543 Bakanlıklar / ANKARA
TELEFON : 0(312) 420 63 48 - 420 63 49
FAKS : 0(312) 420 53 65

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ DİLEKÇE KOMİSYONU

Konu : 205 Sayılı yasa ile kurulan  Ordu Yardımlaşma Kurumundan Doğan Mağduriyetlerim;
1. Türkiyede ve dünyadaki devlet kurumu olmayan tüm benzer kuruluşların genel kurul üyeleri, mali katılımları oranında katkısı olan üyelerinden (ortaklarından) oluşur.
2.Genel kurul üyesi olamadığımdan üyesi olduğum kurumun Yönetim Kurulu Başkan ve üyelerinin seçiminde de hiç söz ve hak sahibi olamıyorum.
Anayasamızdan, Türkiyenin de taraf olarak kabul ettiği Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Beyannamesinden ve Avrupa İnsan Hakları sözleşmesinden doğan haklarımın gereği olarak mağduriyetimin giderilmesi gerekmektedir.Aşağıda OYAK kurumu ile açılan dava örneklerinde görüldüğü gibi T.S.K personeli arasında devamlı sorunlar yaşanmaktadır..
Aşağıdaki linkte bulunan tüm yargı kararlarının incelenmesini
http://www.msb.gov.tr/ayim/Ayim_kararlar.asp?Ctg=000002000025
Örnek Kararlar: 1-OYAK Kanununun subay ve astsubayları zorunlu daimi üye kabul eden hükmü Anayasaya aykırı değildir.Dergi No:7
Karar Dairesi:AYİM.DrlKrl..
Karar Tarihi:08.03.1990
Karar No: 89/7 E.90/4 K.2- OYAK üyeliğinde 10 yılını doldurmadan re’sen emekliye sevkedilen davacıya emeklilik yardımı yapılabilmesine imkan olmadığı gibi; 205 sayılı Kanun’da aidat yatırmak bu sürenin tamamlanması imkanı da olmadığından, kendisine sadece aidat iadesi yapılması işleminde hukuka aykırı bir yön yoktur.
Dergi No:13
Karar Dairesi:AYİM.1.D.
Karar Tarihi:07.07.1998
Karar No: E. 1998/305
Karar No: K. 1998/691
Oyak üyelerinin %70' ının Astsubay,Uzman çvş,Sivil memur  olmasına rağmen yönetimde temsil hakkı tanınmamaktadır.Ayrıca Asteğmen olarak görev yapıp terhis olan personelinde oyak kurumun da hakları bulunmaktadır.
( http://www.tumgazeteler.com/?a=1249575&cache=1 
Mahkeme Oyak`tan yönetim listesini istedi
Emekli astsubaylar ile Ordu Yardımlaşma Kurumu (Oyak) arasındaki yargı mücadelesi sürüyor. Astsubayların `yönetime alınmadıkları için` mahkemeye gitmelerine, kurum da hakaret davasıyla karşılık verdi.Ancak Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesi`nde görülen
Emekli astsubaylar ile Ordu Yardımlaşma Kurumu(Oyak) arasındaki yargı mücadelesi sürüyor. Astsubayların `yönetime alınmadıkları için` mahkemeye gitmelerine, kurum da hakaret davasıyla karşılık verdi.Ancak Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesi`nde görülen hakaret davasının dünkü ilk duruşmasında ilginç bir gelişme yaşandı. Hakim Zeki Deniz, Oyak`taki astsubayların tespit edilmesi için bütün çalışanların isimlerini ve rütbelerini istedi. Şirket avukatları talebe itiraz etti. Deniz ise tartışmaların bitmesi için bunun gerekli olduğunu vurguladı: `Astsubaylar, `Kesintinin yüzde 60`ı bizden yapılıyor` diyorlar. Yönetim kadrosunda adil temsil edilmediklerini söylüyorlar. Asıl davamız bu. Bakalım yönetimde astsubay var mı?` Emekli astsubaylar, uzun süredir Oyak`ın yüzde 60`ını oluşturmalarına rağmen bu kurum ve bağlı iştiraklerinin yönetim ve denetim kurullarında temsil edilememekten yakınıyor. Emekli astsubaylar, bu düşüncelerini gösterilerle ve medya aracılığıyla kamuoyuna duyurmaya çalıştı. Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği, `Oyak ve iştiraklerinde istihdam edilmemeleri, yetkili kurullarda temsil edilmemeleri, kurumdan ilişiğini kesen üyelerin kurum mal varlığında devam eden ayni haklarının geri verilmemesi` işleminin iptali istemiyle 2004`te Ankara 10. İdare Mahkemesi ve Ankara 19. Asliye Hukuk Mahkemesi`ne dava açmıştı. Ancak kurum, sorunlarını dile getiren emekli astsubaylara `ticari itibarının zedelendiği` gerekçesiyle karşı bir dava açtı. İlk duruşması dün görülen davada, emekli astsubaylar Ahmet Atik, Ali Özdemir ve Şahin Öner`in Milliyet gazetesinde yer alan sözleri konu ediliyor. Gazetede 13 Ekim 2005 tarihinde yer alan haberde `...Oyak`a bağlı şirketlerde hep yönetimde görevli olanların yakınları istihdam ediliyor.` ifadesinin kurumun manevi şahsiyetini zedelediği ve kurumu kötülemeye yönelik beyanatlar olduğu öne sürülüyor. Kurum, 11 Kasım 2005`te Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi`ne açtığı davada 10 bin YTL`lik tazminat talep ediyor. Davanın önceki gün yapılan ilk duruşmasına Ahmet Atik katıldı. Duruşmada sanık avukatları daha önce mahkemeye sundukları savunmalarını tekrarladı. Hakim Zeki Deniz ise Oyak ve kuruma bağlı şirketlerde görev yapan yönetici konumundaki kişilerin isim, adres ve rütbelerinin ilgili şirket müdürlüklerinden istenmesini talep etti. Kurumun avukatı Güliz Özkaya isteğin dava konusu ile ilgisinin bulunmadığı itirazını yaptı. Hakim ise `Olur mu? `Biz astsubayız. Kesintinin yüzde 60`ı bizden kesiliyor. Çünkü çoğuz` diyorlar. Yönetim kadrosunda adil temsil edilmediklerini söylüyorlar. Asıl davamız bu. Bakalım yönetimde astsubay var mı?` dedi. Üç emekli astsubayın avukatları, mahkemeye sundukları savunmada sermayesinin büyük çoğunluğunu oluşturan astsubayların kurumda temsil edilemediğine dikkat çekti. Savunmada şu ifadelere yer verildi: `Davacı kurum yüzde 60-70 sermayesi astsubayların maaşından kesilen aidatlarla kurulmuştur. Yatırım ve iştiraklerle sürekli büyüyen kurum nihai kertede Koç ve Sabancı gibi büyük holdinglerle rekabet eder hale gelmiştir. Ne var ki sermayesinin büyük çoğunluğu kendilerinin olan kurumda astsubaylar temsil edilememekte, haksızlığa uğramaktadırlar. Buna en başta 205 sayılı Oyak Yasası engeldir. Tamamen Anayasa`ya aykırı olan kanunun iptali için dava açılmıştır ve dava devam etmektedir.` Savunmada, üyelerinin yüzde 60`ı muvazzaf ve emekli astsubaylardan oluşan Oyak`ı müvekkillerinin kötülemesi ve manevi şahsiyetini zedelemesinin mümkün olmadığına da dikkat çekilerek, `Gazetede çıkan haber tamamen bir gerçeği ifade etmekten ibarettir. Davalılar haklı taleplerini mahkemede aradıkları gibi yasal olan her platformda dile getirmektedir. Oyak ve bağlı şirketlerinde yönetim ve diğer kurullarda görev alan personel listesi gönderildiğinde hiçbir astsubayın görev almadığı görülecektir. Dolayısıyla gazetede çıkan haber gerçektir.` denildi.)
Aşağıda parantez içinde yazılan  gazete haberinde  belirtilen SPK incelemesinin sonuç raporunun uğramış olduğum mağduriyetten doğan hak kaybım var ise  adli makamlar yolu ile  arayabilmek için şahsıma ulaştırılmasını ve TCBMM ‘sinde bu konuda  komisyon kurulup incelenmesi istiyorum...
(22.02.2011 (Sabah Gazetesi- Mehmet NAYIR'ın Haberi) 
Bir Oyak çalışanının SPK ve Maliye Bakanlığı'na yazdığı şikâyet mektubu, grubun incelemeye alınmasına yol açtı. Mektupta dudak uçuklatan çarpıcı ifadelere yer verildi
Bir Oyak çalışanının Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve Maliye Bakanlığı'na yazdığı imzalı şikayet mektubunda şirketin başını her iki kurumla da derde sokacak iddialar var. Mektubunda, "OYAK MENSUPLARINA ve BORSA YATIRIMCILARINA DAHA AZ KAR DAĞITMAK İÇİN şirketler arasında kar transferleri yapılıyor" diyen çalışan, şirketinin bu yolla halka açık şirketleri bilinçli olarak zarar ettirip karları borsaya kote olmayan şirketlere aktardığını ve borsa yatırımcısı ve OYAK MENSUPLARINI ZARA SOKTUĞUNU öne sürdü. Mektuptaki iddialara göre işlemler sonucu OYAK MENSUPLARINA YILLIK 50 Milyon, halka açık şirketlere ise yaklaşık 30 Milyon TL DAHA AZ KAR PAYI ÖDENDİ. 
SPK İNCELİYOR 
İhbar mektubunun kendilerine ulaştığını doğrulayan SPK kaynakları ise, konuyu incelemeye aldı. Oyak Grubu'na ait çimento şirketlerinin satın alımlarının mercek altına alınarak iddiaların doğruluğu araştırılmaya başlandı. OYAK Grubu bünyesinde 30'dan fazla şirket faaliyet gösteriyor. Bu şirketlerden Erdemir, Adana Çimento, Mardin Çimento, Ünye Çimento, Aslan Çimento, Tukaş ve Hektaş İMKB'de işlem görüyor. 
"TALİMAT YÖNETİMDEN" 
İddiaya göre Oyak grubu bünyesindeki tüm şirketler her türlü mal, hizmet, hammadde, güvenlik, pazarlama ve finansman gibi ihtiyaçlarını yine Oyak bünyesinde faaliyet gösteren diğer firmalar üzerinden veya bu şirketler komisyonculuğu ile "yüksek fiyatlardan" satın alıyor. Böylece borsaya açık şirketler, grup firmalarına ödenen yüksek komisyonlarla zarar ettiriliyor. İhbar mektubunda OYAK yönetimi tarafından, gruba ait şirketlere tüm tedarik işlemlerinin grup firmalar aracılığıyla yapılması yönünde talimat verildiği belirtiliyor. Oyak çalışanı bu işlerin, OYAK mensupları ve borsadaki hissedarlara daha az kar dağıtmak için bilinçli şekilde planlandığı ve uygulandığını da ileri sürüyor. 
Mektuptaki somut örnekler
KOMİSYON GİDER OLDU: OYAK'a bağlı çimento şirketleri kağıt torbaları piyasadan belirli fiyatlarla alırlarken şimdi bu alımları OYKA adlı grup şirketi üzerinden yapmaları isteniyor. Kağıt torba alımı yapılan şirketler değişmezken ve bu işleri şirketler kendileri yaparken OYKA'ya ödenen yüzde 3 oranındaki komisyon doğrudan gider yazılarak şirketlerin kârları azaltılıyor. 
KÖMÜRDE DE KOMİSYON: Çimento şirketleri kömürü iç ve dış piyasadan pazarlık yaparak aracısız ve ucuz fiyata satın alırken şimdilerde OYTAŞ iç ve dış ticaret firması bu sürece aracı tayin edilmiş ve maliyetler artmış durumda.)
T.S.K hizmetine giren her subay,astsubay 205 sayılı kanunla oyak adına her ay maaşlarından para kesilip oyak kurumuna herhangi bir hisse senedi veya oyak şirketlerine ortaklığını belgeleyen bir belge verilmeden aktarılıyor.
Aidat kesilme işlemi zorunludur.Yukarıda karar örneğinde olduğu gibi.Sermaye piyasa kurulunun 117 maddesi uyarınca 250 ortağı geçen işletmeler ortaklarına hisse senedi vermekle yükümlüdür.
Fakat 205 sayılı oyak kanunu sermaye piyasa kurulunun kanunları ile yönetilmiyor.Oyak kurumunun sermaye piyasa kanunlarına tabi olması için gerekli düzenlemelerin yapılması.
OYAK sermaye yönünden bir devlet kurumu olmadığından, sermayesi tamamen üyelerinin ödediği aidatlardan oluşmaktadır.Ama kesilen paralar tamamen oyak yönetim kurlu tarafından değerlendirilip şu an mevcut şirketlere veya yeni fabrika ve işletmeler aktarılmaktadır.
Dolayısı ile tüm Oyak iştiraklerinden hisse senedi olarak ortaklığımız bulunmaktadır.Biz üye değil Oyak kurumunun gerçek ortağı,hissedarıyız.
Oyak benzeri kuruluşlar Fransa ve Yunanistan'da da vardı, AB sürecinde kendilerini koruyan 205 sayılı yasaları gibi yasalar iptal edilip ,spk kanunlarına tabi oldular.
Ordu Yardımlaşma Kurumu 1961 yılında 205 sayılı yasa ile, yasa koyucu TCBMM' si tarafından kurulmuştur.
Dolayısı ile bizim hakkımızı arayacak ve çözüm bulacak makam halk tarafından seçilmiş milletvekillerinden oluşan TCBMM'sidir.Bu dilekçemin bu anlamda değerlendirilmesini.
Benim üye numaram ………………………..
4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve
Yatırım Sistemi Kanunu, 7 Nisan 2001 tarih ve 24366 sayılı Resmi Gazete’de
Yayımlanmış  Bireysel emeklilik sistemi ve emeklilik fonları kanunun da nasıl değerleneceği açıklanmıştır.
 (Bireysel Emeklilik Sistemi’nin Özellikleri
Bireysel emeklilik sisteminin temel özelliklerini aşağıdaki şekilde sıralamak
mümkündür:
Sistem, gönüllülük esasına göre işlemekte ve her kesimin katılımına
açıktır.
Tasarruflar, Hazine Müsteşarlığı’nın denetimine tabi olarak kurulan
emeklilik şirketleri tarafından, Sermaye Piyasası Kurulu mevzuatı
çerçevesinde oluşturulan emeklilik yatırım fonlarında
değerlendirilmektedir.
Emeklilik şirketleri en az 3 farklı risk ve getiri bileşimine sahip
emeklilik yatırım fonu kurarak bireylerin kendi risk ve gelir
beklentilerine uygun yatırım tercihleri yapabilmelerine olanak
tanımaktadır.
Yatırımların kamu borçlanma senetleri ve ters repo gibi sabit getirili
yatırım araçlarının yanısıra, hisse senedi gibi değişken getirili yatırım
araçlarına da yönlendirilmesi mümkündür.
Emeklilik yatırım fonları, Sermaye Piyasası Kurulu’na tabi portföy
yönetim şirketleri tarafından profesyonel portföy yönetim ilkeleri
çerçevesinde yatırıma yönlendirilmektedir. Birikimlerin asgari bir süre
sonunda başka bir emeklilik yatırım fonuna ya da emeklilik şirketine
aktarılması mümkündür.
Emeklilik yatırım fonunun varlıkları, emeklilik şirketinin
malvarlığından ayrı olarak Sermaye Piyasası Kurulu’nca uygun
görülen merkezi bir saklama kuruluşunda saklanmaktadır. Mevcut
durumda bu kurum İMKB Takas ve Saklama Bankası A.Ş.’dir.)
OYAK Kurumunda benim paramın olduğuna dair elimde resmi bir belge bulunmamaktadır.( Bu kayıtlar hukuki anlamda üzerinde tasarruf edilebilir bir alacak hakkı veya hesap bakiyesi bulunduğunu göstermezler.)
Aşağıda parantez içinde yazılan oyak sayfasından alınan bilgilerden anladığımız kadarı ile benim maaşımdan kesilen Oyak aidatları 45 güne varacak bir zaman içinde OYAK kurumuna ulaşıyor.Bu zaman zarfında benim paramın neden geç ulaştığını  araştırılıp benim mağdur eden yetkililer için gerekli adli soruşturmanın başlatılmasını istiyorum.
(Emeklilik Yardımınız bordro kanalıyla OYAK'a ulaşan aidatlarınız esas alınarak hesaplanmaktadır.
Yukarıdaki rakamsal veri ve bilgiler yalnızca üyelerimizi bilgilendirmek amacıyla OYAK’a intikal etmiş en son kayıtlara göre varsayımsal olarak düzenlenmiştir. Hata ve unutma müstesnadır.Bu kayıtlar hukuki anlamda üzerinde tasarruf edilebilir bir alacak hakkı veya hesap bakiyesi bulunduğunu göstermezler.
Maaş bordrolarının OYAK 'a intikali ve OYAK aidatlarının üye hesabına aktarılması yaklaşık 45 gün alabildiğinden son aidat tarihi bilgisi geriden takip edilebilmektedir. 
Yukarıdaki bilgiler OYAK'a intikal etmiş en son kayıtlara göre hazırlanmıştır. Hata ve unutma müstesnadır.)
Aşağıda parantez içinde basında çıkan haber ve yorumlardan anlaşılacağı üzere BDDK denetim elemanları ordu mensuplarının üye olduğu OYAK'ın iştiraklerinden Oyak Teknoloji bilişim ve Kart Hizmetleri AŞ'nin (OYTEK), Merkez Bankası'nda sır gibi saklanan bankaların müşterileriyle ilgili bilgileri para karşılığı faktoring ve finansal kiralama şirketlerine para karşılığı sattığını tespit etti ise bu konuda benim kanuni yoldan hakkımı aramam için belge ve dökümanların şahsıma ulaştırılmasını ve TCBMM’sinin bu konuda soruşturma başlatmasını istiyorum.
(  http://www.ntvmsnbc.com/id/25187541/)

OYTEK bankaların sırlarını satmış
TSK mensuplarının üye olduğu OYAK'ın iştiraklerinden OYTEK'in Merkez Bankası'nda sır gibi saklanan, bankaların kart, çek ve kredi müşterilerine ait bilgileri faktoring şirketlerine sattığı ortaya çıktı.
ntvmsnbc
Güncelleme: 11:59 TSİ 01 Mart. 2011 Salı
İSTANBUL - Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) denetim elemanların son yılların en büyük 'ekonomik casusluk' olaylarından birisini ortaya çıkardı.
Star gazetesinin haberine göre, BDDK denetim elemanları ordu mensuplarının üye olduğu OYAK'ın iştiraklerinden Oyak Teknoloji bilişim ve Kart Hizmetleri AŞ'nin (OYTEK), Merkez Bankası'nda sır gibi saklanan bankaların müşterileriyle ilgili bilgileri para karşılığı faktoring ve finansal kiralama şirketlerine para karşılığı sattığını tespit etti.
BDDK da olayla ilgili olarak hem Cumhuriyet Savcılığı'na hem de ilgili kurumlara yazı gönderdi. OYTEK, Bankacılık Kanunu'nun 'sırların saklanması'yla ilgili maddesine aykırı olarak bu işlemleri yaparken de Hollandalı ING Grubu'na satılan Oyakbank'ın şifresini kullanmış.
OYTEK'in 'ekonomik casusluk' olarak nitelendirdiği 'banka sırlarını satma' skandalı, 2010 yılında BDDK'ya gelen bir ihbar mektubu ile ortaya çıktı.
BDDK, ihbar mektubunda yer alan iddialar üzerine inceleme başlattı. BDDK denetim elemanları yaptığı incelemeler sonrası, OYAK'ın iştirakleri arasında yer alan OYTEK'in, Oyakbank satılmadan önce edindiği şifrelerle, Merkez Bankası tarafından işletilen ve banka, finansal kuruluşlar tarafından doldurulan Elektronik Veri Aktarım Sistemi'ne girdiğini ve buradaki bilgilerin finansal kiralama ve faktöring şirketlerine belli bir ücret karşılığında paylaştığını Kurul'a rapor etti.

HANGİ BİLGİLER SATILDI?
BDDK da 10 Ağustos 2010'da denetim elemanlarının raporu üzerine, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunma kararı aldı.
BDDK'nın OYTEK ile ilgili hazırladığı belgelere göre, OYTEK'in faktoring ve finansal kiralama şirketlerine sattığı bilgiler arasında Elektronik Veri Aktarım Sistemi'nde yer alan kart hamililerine ilişkin bilgiler dahil, negatif nitelikli bireysel kredi bilgileri ile çeklerle ilgili mahkeme kayıtlarına ilişkin istihbarat bilgileri yer alıyor. Söz konusu bilgiler, bankalar tarafından Merkez Bankası'na bildiriliyor. Bankalar kredi talep eden müşteriyi buradan sorguluyor. Şimdi sadece bankaların bildiği bilgiler, üçüncü kişilerin elinde.
BDDK,  murakıpların OYTEK'in kanunen yetkili olmayan şirketlere banka bilgilerini satmasıyla ilgili hazırladığı raporu  Ağustos 2010'da ele aldı.
BDDK'nın 10 Ağustos 2010 tarih ve 3810 sayılı kararında, OYTEK'in  söz konusu bilgileri yetkisi olmadığı halde elde ederek, üçüncü kişilere satmasının hem Bankalar Yasası hem de TCK açısından suç olduğu belirtilerek, OYTEK yöneticileri ve yönetim kurulu üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunulması öngörüldü. Aynı kararda, OYTEK'e bilgi akışının kesilmesi için Merkez Bankası, ING Bank'a da uyarı yazısı gönderilmesine yer verildi. BDDK'nın almış olduğu karar doğrultusunda, Merkez Bankası ve ING Bank, şirketlerle tüm ilişkileri askıya alırken, OYTEK'in de BDDK'nın incelemesinin ardından şirketlere bilgi aktarımını durdurduğu bildirildi.

3 YILA KADAR HAPİS VE PARA CEZASI GELEBİLİR
BDDK, denetim elemanlarının hazırladığı OYTEK raporunda yer alan sorumlular hakkında Bankacılık Kanunu ile Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nundaki, 'sırların saklanması' ve 'sırların açıklanması' maddeleri uyarınca Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazılı başvuruda bulundu. Bankacılık kanunlarında yer alan sırların saklanması hükmüne aykırı davrananlar için bir yıldan 3 yıla kadar habis ve bin günden ikibin güne kadar adli para cezasına çarptırılacağı belirtiliyor. 
BAŞKA KİŞİLERE DE SATILMIŞ OLABİLİR
BDDK'nın suç duyuruları üzerine İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nın da konuyla ilgili soruşturma başlattığı öğrenildi.
Bankacılık sırrı niteliğinde bilgilerin faktoring şirketleri ve diğer şirketler tarafından, zincirleme olarak başka kişilere de satılmış olacağından endişe ediliyor. Bu nedenle soruşturmanın savcılık aşamasının hızla tamamlanması talep ediliyor. Bankacılık sırlarının kaç şirketin ve kaç kişinin elinde olduğu tahmin edilemiyor. Satılan bilgiler arasında, şirketlerin ve kamu kurumlarının da banka bilgilerinin bulunması ise, Ankara'da büyük rahatsızlığa yol açtı.

SÜMERBANK'TAN OYAK'A GEÇTİ
Sümerbank'ın 2001 yılında OYAK tarafından satın alınması ile kurum bünyesine geçen ve 1967 yılında kurulmuş olan Yadaş Bilgisayar ve Yazılım A.Ş., Şubat 2002'de OYAK Teknoloji Bilişim Hizmetleri A.Ş. adı altında yapılandırıldı.
Şirket adı Eylül 2002'de OYAK Teknoloji Bilişim ve Kart Hizmetleri A.Ş. (OYTEK) olarak değiştirildi. OYTEK, finans başta olmak üzere inşaat, gıda, otomotiv, turizm, lojistik ve sigortacılık gibi farklı sektörlerdeki şirketlere gereksinim duydukları bilgi teknolojileri çözümlerini sağlamanın yanı sıra OYAK Teknoloji, kamu ve özel sektöre de sistem bütünleştirici olarak hizmet veriyor. OYTEK,  'ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi Sertifikası'na sahip.)
Ve aşağıda parantez içinde  OYAK dergisinde yayınlanan yazı ile ilgili olarak

Ocak 2011 • Say›: 116 • www.oyak.com.tr  sayısın da Yıldırım TÜRKER’in
Biz ortaklarına ettiği hakaretler için TCBMM’sinde  gerekli komisyon kurularak hakkın
da inceleme başlatılmasını istiyorum.

Ü Y E L E R L E S O H B E T

(Üyelerimizin büyük bir çoğunluğunun da elde edilen bu neticelerden memnun olduklarını bize gelen gönderilerden anlıyor ve kendilerine teşekkür ediyoruz.Ancak her zaman ve her ortamda olduğu gibi OYAK üyeleri arasında da yapılanlardan memnun olmayan üyelerimiz olabilir ve vardır. Bu üyelerimizi bilgilendirmek,memnuniyetsizliklerini gidermek bizim en önemli vazifelerimizden biridir. Zaten bu üyelerimiz gerek OYAK’a gelerek gerekse de yazılı veya sözlü
iletişim kanallarıyla ilgili arkadaşlarla temas kurmakta,eğer verilen yanıtlardan hala tatmin olmamışlarsa bana yazarak konuya açıklık getirilmesine çalışmaktadırlar.Tüm bunlara rağmen yine de OYAK sistemine inanmayıp yıllardır yapılanları ve alınan iyi neticeleri ve ulaşılan seviyeyi takdir edemeyen bir kısım üyelerimizle karşılaşmak hayret duygumuzu abartısız bir şekilde çoğaltmaktadır.Diğer taraftan, Dünya ve Türkiye ölçülerine göre elde ettiğimiz iyi neticelere rağmen, geçen yılda ve bu yıl boyunca da karşılaştığımız olumsuz dedikoduları hayret ile izliyoruz. Bir kısım üyemizin ve bir kısım kendini bilmez ileriyi göremeyen, kıskanç, büyük
gayeyi ve hedefi görmeyip küçük çıkarlar peşinde koşan aymaz ve yönlendirilmiş kimselerin çıkardığı kasıtlı dedikodulara inanan üyelerimizin olmasına üzülüyoruz. Ayrıca, bazı üyelerimizin ve üye olmamasına rağmen bazı art niyetli kişilerin OYAK’ı bir güç kanıtlama platformu olarak görmek için çabalaması,bireysel eşitlik prensibine sıkı sıkıya bağlı Varlığımızı yıkmaya gayret göstermesi ve bunun böyle algılanmasına rağmen OYAK’ın vakur bir çizgi izlemesinden cesaret alarak terbiyesizliğe varan beyanları yaymaya çalışanları da ibretle izliyoruz.Ayrıca, bir kısım üyelerimiz arasında söylenti halinde dolaşan ERDEMİR’in satıldığına dair haberler de gerçeği
yansıtmamaktadır. Bu konuda, 6 Ekim 2010 tarihinde OYAK Web Sitesine koyduğumuz halen de
AÇIKLAMALAR bölümünde duran bilgilendirmeyi aşağıda aynen tekrar yazıyorum.“Son zamanlarda, üyelerimiz tarafından OYAK'ın ERDEMİR T.A.Ş. hisselerini sattığı şeklinde bazı duyumlar alındığı bildirilmekte ve bu hususta Kurumumuza ve iştiraklerimize çeşitli sorular gelmektedir.OYAK Genel Müdürü Sn. Coşkun ULUSOY tarafından daha önce de görsel ve yazılı medyada defalarca açıklanmış olduğu üzere, OYAK, devraldığı ERDEMİR T.A.Ş. hisselerini bugüne kadar kesinlikle satmamıştır ve önümüzdeki dönemde de satmak gibi bir düşünceye de sahip bulunmamaktadır.OYAK, artık sadece sizin değil, sizlerle beraber iş ve aş sağladığı 200,000 civarındaki aile ile beraber bütün ulusumuzun da, faydalı, üretken ve dünya ekonomisinde örnek bir VARLIK’tır.Bununla gurur duymamız, bu faydalı, üretken ve örnek VARLIĞIN ana sütü gibi helal tasarruflarınızla meydana geldiğini herkese anlatmamız ve bizler için olduğu kadar, ülke ekonomisi için de çok değerli bu VARLIĞIN gelişerek devam etmesinin her ortamda mücadelesini yapmamız hepimizin görevidir.OYAK’ın, üyelerimizin gelecekleri için önemli bir teminat olduğu ve olmaya devam edeceği bilinciyle ve inancıyla, bütün üyelerimizin ve milletimizin yeni yılını kutlar, hepinize içten duygularla sağlık, mutluluk diler, sevgi ve saygılarımı sunarım.

Yıldırım TÜRKER
OYAK
Yönetim Kurulu Bşk.

ARZ VE TALEPLERİMDİR.
oyak sayfasından alınan bilgilerden anladığımız kadarı ile benim maaşımdan kesilen Oyak aidatları 45 güne varacak bir zaman içinde OYAK kurumuna ulaşıyor.Bu zaman zarfında benim paramın neden geç ulaştığını  araştırılıp benim mağdur eden yetkililer için gerekli adli soruşturmanın başlatılmasını  talep ediyorum
Ayrıca görevde iken 205 sayılı yasa ile benimle göreve başlayan bir teğmen’in kesilen oyak aidatı ile benim aramda anayasanın eşitlik ilkesine uymayan bir oranda farklılık vardı.Aynı durumu devam etmektedir.Bireysel emeklilik şirketlerindeki alt ve üst taban ödeme tabanı herkese bir hak olarak verilmeliydi.Bu haksız durumun düzeltilmesini talep ediyorum.
Oyak kurumunun kurulduğu 1961 yılından itibaren bu zamana kadar bilançolarının tekrar incelenerek herhangi bir zümrenin çocuklarına burs ,yardım veya kendilerine ev,araba ve vb..imtiyazlı ayrıcalıkların tanınıp tanınmadığının araştırılmasını ve tanındı ise gerekli kanuni işlemlerin yapılmasını ve konuda gelişmelerinin  ve OYAK kurumunun TESUD ile  olan tüm ticari ve özel ilişkilerinin araştırılmasını ve şahsıma bildirilmesini talep ediyorum.
En önemli konu olan 260 bin ortağın,şehidin,gazinin,yetimin,öksüzün birikimlerinin usulsüz olarak istihbarati çalışma yapılmadan %200 riskli firmalara milyon dolarlar olarak verilen ve geri dönmeyip batırıldığını düşündüğümüz usulsüz verilen krediler hakkında DEVLET DENETLEME KURULU-SPK-BDKK MÜFETTİŞLERİ-BAŞBAKANLIK DENETLEME KURUMU MÜFETTİŞLERİ VE SAYIŞTAYIN 1961 yılından beri süre gelen oyak’ın bilançolarnın DİDİK DİDİK inceleyerek BİR YOLSUZLUK,USULSÜZLÜK,YURT DIŞINA PARA KAÇIRMA,VERGİ KAÇIRMA,USULSÜZ HARCAMA olayları varsa bir RAPOR halinde TBMM YOLSUZLUKLARI ARAŞTIRMA KOMİSYONU’na sunularak,raporun hukuki bakımdan hakkımı aramak için bir suretinin tarafıma gönderilmesini talep ediyorum.
Özellikle 41. genel kurul karalarında oyak yöneticileri tarafından açıklanan oyak iştiraklerinin zararlarının anlatıldığı toplantı tutanaklarından da anlaşılacağı üzere;OYAK YÖNETİM KURULU VE ÖZELLİKLE OYAK İŞTİRAKLERİNİN BAŞINA  FİNAS-YÖNETİM-MALİ ANALİZ VE RİSK-SORUMLULUK konularında işinde profesyonel kadrolar getirilmeyerek,oyak iştiraklerinin kasıtlı olarak zarar ettirildiği düşüncesindeyim.
Aşagıda 41. genel kurul tutanaklarından başlıca zarar eden oyak iştiraklerinin zarar bilanço tablolarını örnek olarak veriyorum.Yıılarca alın teri helal olan birikimlerimizi büyütmek için emanet ettiğimiz oyak yönetcilerinin,oyak iştiraklerinin başına işi bilmeyen,şirket yönetmekten bi haber,mali risk ve yönetim analizi konularında ehil olmayan yöneticiler getirerek kasıtlı olarak zarar ettirildiği endişesini taşımaktayım.
41.genel kurul tutanaklarından;
1999 yılında goodyear 4.6 Trilyon zarar etti,
2000 yılında goodyear 7.8 Trilyon zarar etti,
2000 yılında oypa 2.4 Trilyon zarar etti,
2000 yılında oyakbank 8.4 Trilyon zarar etti,
Kurul tutanaklarında hektaş ve tukaş’ın geçen sene zarar ettiği açıklanmış ama ne kadar zarar ettiği belirtilmemiş.
TOPLAM ZARAR GÖRÜLEN TABLODA:23.2 Trilyon bu genel kurul tutanaklarına yansıyanı, takipteki alınamayan kredi alacakları,hiç alınamayan verilipte geri dönmeyen krediler hariçtir.
Sayıştay’ın tam ve bağımsız olarak oyak kurumu ve iştiraklerinin bilançolarını denetleyebilmesi için,oyak yönetim kurulu üyesi görevini yürüten Sayıştay başkanının,yönetim kurulu üyeliğinden istifa etmesini talep ediyorum.
Hiçbir kanun ANAYASAYA’ya aykırı olamaz prensibinden yola çıkılarak, 1961 yılındaki TBMM’nin özgür ve hür iradesini yansıtmayan oyak’ın kuruluş yasası olan 205 sayılı kanunun ANAYSAYA’ya aykırılık yönü araştırıldığında görülecek ki; İnsan Temel Hak ve Hürriyetlerine tamamen aykırı bir kanundur.TBMM çatısı altında yüzlerce çok değerli ANAYASA PROFÖSÖRLERİNİN 205 sayılı oyak kanununu İNCELEMESİ NETİCESİNDE bu haklılığım ortaya çıkacaktır.
Ayrıca oyak yöneticileri ısrarla 260 bin insanın oyak’ın ortağı veya hissedarı olmadığını değişik genel kurullarda dile getirerek sürekli idda etmektedirler.Yine bu oyak yöneticileri defalarca oyak’ın tüzel bir kişilk olduğunu parasının olmadığını,bütün paranın ve mal varlığının üyelere ait olduğunu yine üyelerden alınan aidatlar ile üye birikimlerinin büyütmek için kendilerine emanet edilen bu birikimleri üyelerin adına değişik yatırım enstrümanlarında değerlendirdiklerini beyan etmektedirler.
Anlaşılacağı üzere oyak kurumu ve tüm iştiraklerinin gerçek sahibi benim.oyak yöneticileri benim birikimlerimi büyütmek için şahsıma yaptıkları hizmetlerin karşılığında maaşlarını almaktadırlar.Ama birikimlerimin iyi yönetilmediği ve ehil olmayan ellrde heba edildiği kanaatini ve endişesini sürekli taşımaktayım.
Oyak üyeliğinin zorunlu üyelik olmaktan çıkarılmasını, OYAK KURUMUNUN kuruluş yasası olan 205 sayılı yasanın iptal edilerek oyak kurumunun'' SERMAYE PİYASA KURULU '' yasalarına tabi olması için gerekli düzenlemenin yapılmasını  Arz/talep ediyorum.
Saygılarımla arz ederim. 

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Helal olsun sana cesur yürekli kardeşim.Vur vur inlesin,sesimizi silivri dinlesin

Şair Uzman Jandarmadan İkinci Şiir. (Hak arayışı Uzman Jandarmayı Şair Yaptı)

Türkiye cumhuriyeti sınırları içerisinde uzman jandarmalarla ilgili haberleri  okumayan kalmamıştır muhtemelen. Astsubaylarla ...