8 Eylül 2011 Perşembe

Jandarmaların ve özellikle Uzman Jandarmaların sorunları


Sorunu yaratan jandarmanın yapısıdır aslında...İlk bakışta, göze batan sorun yok gibi görülür.
Türkiye'de mülki idare sistemine baktığımızda ilk göze çarpan konu,mülki teşkilata tabi jandarma biriminin illerde vali,ilçelerde kaymakamın emir ve denetimi altında olduğudur.
Ancak bu, kâğıt üzerinde ve etkisi sınırlı bir kuraldır.Nitekim vali ve kaymakamlar polisin ve diğer tüm kamu personelinin 'sicil amiri' iken, jandarmanın sicil amiri, Jandarma Genel Komutanlığı üzerinden askerî otoritedir.
Vali ve kaymakamlar, polisler tarafından işlenen disiplin suçlarında 'disiplin işlemi yapma' yetkisine sahipken, jandarma üzerinde dolaylı ve tabiatı gereği kullanılmayan disiplin yetkileri vardır, fiili yetki askerî karargâhtadır. Jandarma atamaları ve görev yeri değişikliklerinde valilerin çok sınırlı (sadece il düzeyinde astsubay ve uzman çavuşlar olmak üzere) yetkileri bulunmaktadır.
2002 yılında Ankara'da toplanan Mülki İdare Şurası'nın yayınlanan raporları bu konuda önemli tespit ve analizler içerir. Raporlar önce yetki-sorumluluk mekanizmasındaki çarpıklığa işaret eder:
"Mülki amirler, suç işlenmesini önlemek, kamu düzenini ve güvenini korumak için gereken tedbirleri almakla yükümlü olmasına rağmen, üstlendikleri sorumlulukla orantılı olarak teşkilat üzerinde yetkileri bulunmamaktadır."
İçişleri Bakanlığı Strateji Merkezi ve Siyasal Bilgiler Fakültesi'nin birlikte yürüttükleri bir araştırmaya, Mülki İdare Amirleri Araştırması Raporu'na göre, Mülki İdare Amirleri'nin yüzde 84,1'i kolluk güçleri üzerindeki yetkilerinin yetersiz olduğunu düşünmektedir.
İstenen yetkiler arasında özellikle "jandarma üzerinde sicil ve disiplin yetkisi", yüzde 89,4 ile birinci sırada gelmektedir.
Şu açık:
Özerk, denetlenmeyen, buna karşılık denetleyen yapılar, vesayet özelliğinin altını çizerler. Sivil yöneticilerin jandarmanın konumu hakkında söyledikleri, askeri vesayete dair bir kanıt olarak kabul edilebilir...
İşte size ciddi ve sürmekte olan bir sorun kaynağı, üstelik bizzat devlet eli ve diliyle tanımlanan bir sorun...
Jandarma kendi başına bir güçtür.
DTP'nin bir raporunda jandarmanın yönetmelik eksikliğiyle mülki amirlerden özerk olması konusunda ısrar edip Jandarma Genel Komutanlığı'na bazı sorular sorunca "jandarmanın bağımsızlığı Türk demokrasisinin garantisidir" şeklinde bir yanıt almıştı.
Trajikomik bir yanıt...
Hangi demokrasi?
Türkiye'de 14 tane ilde 14 tane Jandarma Bölge Komutanı Paşa,81 tane ilde,81 tane Alay komutanı Albay var. Bu bölge ve alay komutanlarının hepsi 1987'den itibaren, yani JİTEM'in kurulduğu tarihten itibaren hepsi bu tezgâhtan geçti, hepsi bu sistemin en can alıcı, en imha edici mekanizmalarında görev aldı.
Bugün karşımızdaki bu bağımsız jandarma teşkilatı aynı zamanda resmi politikaların denetimsiz şekilde uygulandığı bir makinedir.Kimileri sulandırmaya çalışsa da sorun da sürüyor, süreç de...
İşin bu yönü de elbet bir gün masaya yatırılıp ameliyat edilecektir.

Halen jandarma genel komutanlığının muvazzaf rütbeli personel kadrosunu oluşturan subay, astsubay ve uzman jandarmaların toplam sayısı 46.800 iken, bu toplan içerisinde 25.000 mevcut ile uzman jandarmalar % 53,4'lük kesimi oluşturmaktadır. Yani basit bir mantık hesabı ile dahi jandarma genel komutanlığının iş yükünün en az % 53,4' lük kısmını tek başına uzman jandarmalar yüklenmektedir.

Uzman jandarmalar en az lise mezunu ve jandarma okullar komutanlığı kampüsünde bulunan (1) bir yıl eğitim-öğretim süresine sahip uzman jandarma okulunu başarı ile bitiren uzman jandarma çavuş' dan uzman
jandarma sekizinci kademeli çavuşa kadar rütbeleri haiz, muvazzaf, lider,asker şahıslardır. Okuldaki eğitim-öğretim süresine ek olarak mezuniyeti müteakip kıt'a da (6) altı aylık ekstra staj eğitimine tabi tutulmaktadır. Halen teşkilatta mevcut uzman jandarmaların yaklaşık % 85'i fakülte ve yüksek okul seviyesinde eğitime sahip/eğitimine devam etmektedir. Buna karşın uzman jandarmaların bir çok sorunları mevcuttur.


İŞTE SORUNLAR!!!

1. Eğitim-öğretim süresi, müfredat, eğitim şekli ile kullanılan mekan,öğretmen kadrosu ile kitaplar dahil astsubaylar ile bire bir aynı olmasına, subay ve astsubaylar farklı eğitim seviyelerine sahip olmasına
karşın derece karşılığı ek gösterge almasına karşın uzman jandarmalara astsubaylara uygulanan ek göstergelerin 2/3' ü uygulanmakta, bu nedenle gerek maaş ve gerek emekli maaşı/ikramiyesinde astsubaylar ile aralarında uçurumlar oluşmaktadır. Kaldı ki kıt'a larda uzman jandarmalar astsubay yardımcısı olarak ve yerine görev yaparlar.

2. Tüm devlet memurlarına öğrenim karşılığı derece-kademe ilerlemesi ve öğrenim seviyesine uygun dereceden emeklilik hakkı tanınmış olmasına karşın, bu gün yüksek lisansını tamamlayan bir uzman jandarmaya dahi öğrenimi karşılığında derece-kademe ilerlemesi yaptırılmamakta ve öğrenim seviyesi ne olursa olsun 3' ncü dereceden daha ileriye ilerleyememektedir.

3. Silahlı kuvvetler personelinin dinlenme, eğlenme ve konaklama ihtiyaçlarının karşılanması ile bağlılığının artırılması amacıyla kurulan orduevlerinden subaylar, eşit öğrenim seviyesine mensup astsubaylar
yararlanabilirken, hatta daha da ileri gidilerek ' garnizon komutanının uygun göreceği ' herhangi bir meslek grubu mensubu ' sivil şahıslar ' yararlanabilirken, yıllardır ülkenin bekası, milletin selameti için her
türlü hava ve arazi şartında, sızlanma hakkını kendinde görmeksizin görev yapan uzman jandarmalar orduevleri ile hatta ve hatta jandarmaya ait olanlar dahil sosyal tesislerden yararlandırılmamaktadır.

4. Bu gün Kıdemli Başçavuş rütbesindeki bir astsubay Binbaşı rütbesindeki bir subaya denk silahlı kuvvetler tazminatı alırken, Sekizinci Kademeli Çavuş rütbesine haiz bir uzman jandarma aynı eğitim-öğretime sahip olduğu,aynı görevi ifa ettiği astsubay statüsünün henüz mesleğin başı sayılacak Üstçavuş rütbesi kadar silahlı kuvvetler tazminatı alabilmektedir.

5. Kamu lojmanlarından yararlanmada puan usulünün esas olması hakkaniyet gereğidir. Ancak silahlı kuvvetlerde bu esas statülerin kendi içerisinde uygulanmakta ve uzman jandarmalara astı olan uzman erbaşlar dahil % 15 kontenjan tanınmakta, bu kontenjanın da hemen hemen tamamı sobalı eski,
yıpranmış ve ciddi anlamda bakım isteyen lojmanlardan oluşmaktadır.Teşkilat personel kadrosunun % 53,4' ünü oluşturan uzman jandarmalara, oda uzman erbaşlar ile birlikte % 15 düzeyinde lojman tahsis edilmektedir.Oysa bu oran subaylarda % 45, astsubaylarda % 35' dir. Teşkilattaki subay mevcudunun 4.000, astsubay mevcudunun ise 17.800 olduğu değerlendirildiğinde uygulamanın haksızlığı kolayca anlaşılacaktır.
yukarıda sıralanan sorunların en acil ve öncelikli olanları ek gösterge,derece/kademe ilerlemesi ve 1' nci dereceye yükselme ile orduevi-sosyal tesisler sorunlarıdır. Yüce meclisimizden ve siz değerli üyelerinden
beklentimiz, bu hususlarda yasal değişiklikleri ihtiva eder kanun teklifinin bir an önce hazırlanarak gündeme getirilmesi ile yasalaşmasının sağlanması, biz uzman jandarmaların sıkıntılarının giderilmesidir.
6.Jandarma Teşkilatında hakkını aramak hala suç olarak sayıldığı için hak arayanlarda tayinle,hapis cezası ile tehdit edilmeye devam edilmektedir.
Aslında Jandarma teşkilatında alt kademede çalışan personeller için bir anket çalışması yapılarak yeni düzenlemelerin buna göre yapılması gerekmektedir.

Sayın Başbakanımızın ve hükümetimizin sesimizi duyarak gereğini yapacağına inancımız tamdır.


Hiç yorum yok:

Şair Uzman Jandarmadan İkinci Şiir. (Hak arayışı Uzman Jandarmayı Şair Yaptı)

Türkiye cumhuriyeti sınırları içerisinde uzman jandarmalarla ilgili haberleri  okumayan kalmamıştır muhtemelen. Astsubaylarla ...