27 Haziran 2016 Pazartesi

Muğla'da Yaşamakmı Kolay,Yoksa Paris’’te Yaşamakmı Kolay..?


           Muğla güzel,şirin bir köy ama pahalı,ev kiraları özellikle çok pahalı,köy dedim bence Türkiyenin en büyük köyüdür.Büyükşehir olmayı kesinlikle hak etmiyor.Şehrin içinde arpa,buğday tarlaları bulunmakta,yıllardır Muğlayı yöneten belediye başkanları iktidarla ters düştükleri için hizmet sıfır.Tarlaları imara açmamak,ev sahibi olan belli bir zümreyi korumak için diretmektedirler.Kira borsasını bular belirlemektedirler.

Vatandaşında hizmet gibi bir talepleri yok zaten,soru sorduğumuz onca vatandaş biz kendi halimize mutluyuz,her şeyde özgürüz,kimse kimseye karışmıyor,Muğlada iş alanları artarsa,evler çoğalırsa göç alırız,doğudan insanlar gelir huzurumuz kaçar diye konuşmaktadırlar.

Muğlalıların dediğine göre sessiz sakin,insanları doymus,tinerci,kapkacci,hırsızlık gibi huzur bozucu olaylar yoktur.Ama içki tüketiminde İstanbul’’da geri kalmaz.Muğlalı gençler fırsat kollarlar bir eğlence,düğün olsada içip kafa bulsak ve kavga etsek diye.İki duble içince kendini Süpermen zanneder.

Muğla'da yaşam çok değişiktir 4 senedir memur olarak çalışmaktayım,memurların çoğunluğu gibi çalıştığı yere kızanlardanım ama çalışmaya başlayınca olayın daha farklı boyutlarını gördüm.Muğlalı arkadaşlarım gücenmesinler elbet "onlara göre" memlekettir ve güzellikleri vardır ama ben adapte olamadım bu 4 sene içinde.

Merkezde güzel bir evde oturmak için sobalı evler 600-800 lira,kaloriferli isterseniz masraflar hariç 1000-1500 lirayı gözden çıkarmak gerekiyor.Memur ve Öğrencilere bile acımayan bir şehirdir burası.
Ev sahiplerinde din,iman,Allah korkusu yoktur.Tutturabildiği fiatı dayatmaktadır,evde olmadığı için mecburen seve seve kabul etmek zorundasınız istediği fiatı.



Şehir merkezinde ev kiraları yüksektir.TOKİ'nin yaptığı bölge biraz daha derli toplu, kiralar ucuz ama şehir merkezine uzak.Sekibaşı bölgesi Osmanlı'dan kalan sokak ve evlerden örülü ama hastane ve Jandarma arasında kalan evler daha yeni yapım ve oturulabilecek tarzda fakat fiatlar yüksek.Kira vereceğime kredi çekip ev sahibi olayım derseniz ev fiatları yalı fiyatına gidiyor nerdeyse,250-500 bin TL.arasında daireler satılmaktadır.

Marmaris yolu üzeri 7-8 km mesafede bir yerleşim bölgesi var, sakin ve kiraları çok uygun.Fakat gece ulaşımı yok,Allah korusun hastanelik durumda problem yaşanması içten bile değil.

İlçeleri Mugladan daha buyuktür.Muglanın bır ucundan oteki ucuna yurumek en fazla yarım saat surer. özellikle üniversitenin oldugu kötekli-yeniköy-toki tarafı mugladan daha hızlı kentleşmeye başladı.Özellikle Fethiye,Köyceğiz,Ortaca,Dalaman en ideal yerler listesinde başı çeker.Diğer denize sıfır ilçelere nazaran ucuzdur da.Muğlanın içini hiç tavsiye etmem, Parisle yarışmaktadır pahalılıkta mubarek.

Akyaka'ya Marmaris'ten ulaşımla kıyaslanınca 5 dakika daha yakın ve ulaşım çok daha kolay.Akyaka, Muğla-Marmaris yolunun tam ortalarında kalıyor.Tek araçla Marmaris-Bodrum gibi iki müthiş yere gidebiliyorsunuz. Marmaris yarım saat,Bodrum 2 saatten uzun sürer.

Marmaris ve Bodrum'un Aralık-Ocak aylarında bile denize girilebilir sıcaklıklara ulaşması Muğla merkez konusunda insanı yanılgıya düşürür,buraya kış cidden gelir.Kendisi bir yayla olduğu için gündüz ve gece sıcaklık farkları normalden fazladır yazları bile bu serinlik soğukluk bana göre dezavantaj, sıcağı sevmeyene avantaj.

İklim konusunda bilgi vermek gerekirse Muğla çok fazla yağış alan bir yer bahar yarıyılının ortalarına kadar güneşi göremeyebilirsiniz.Bir anda yağmur yağar,bir anda güneş çıkar,yani havasına fazla güvenmemek gerekir.Akyaka'da denize girebilirsiniz ayrıca çokta güzel bir denizi var ve balık ekmek yemenin keyfine varabilirsiniz.

Muğla’’nın fazla bir yemek kültürüde yoktur.Muğla kebabı da burada marmaris'e göre daha güzel ve çok çok daha ucuz haliyle. muğla kebabı denince de kömürde şeyler aklınıza gelmesin, özünde kemiği ve yağıyla bol bol haşlanmış et ama o kadar da basit değil.



Muğla için varsa yoksa olay Öğrenci ve ilçelerinin turistik potansiyelidir.Marmaris'e 45 Gökova'ya 15 dakika uzaklıkta.Yazın turizm kışın ise öğrenciler yaşatır memleketi.İyi de bir öğrenci nüfusu buna paralel konut arzındaki azlıktan dolayı kira sorunu söz konusu.İğrenç evlere deli paralar ödendiğini biliyorum.Genellikle öğrecinin kira parası önemli bir gelirdir.

İş potansiyeline değinirsek şehirde sanayi yok denecek kadar az. İzmir yolu üzerinde tuğla fabrikaları, Yatağan'da santral (şehir içi sayarsak), Marmaris ve Denizli yollarında da alışveriş merkezi mantığının yandan yemiş örnekleri bulunmakta. Çok ciddi bir iş potansiyeli olduğunu ne yazık ki düşünmüyorum.
Muğla’’ya yatırım yapacak şirketleri de belediye yer vermediğinden dolayı başka illere gitmektedir.

Üç beş tane ciddi zengini var ilin onlar yatırım yapıyor.Çoğunluğu da otomobil bayiliği, ya da gıda toptancılığı,kömürcülük,mermercilik vb. işinde. Kurumsallıktan da çok uzaklar. İlin çıkışında küçük bir sanayi sitesi var, orada da ağır sanayi yok diye biliyorum.Her alanda kazık yememek zor bir ihtimal.

Üniversitenin olanaklarından bahsedecek olursak üniversite içinde kafelerin fiyatları normal düzeyde ama  kafelerde o modernlik havası pek yok denebilir bazılarının en çok sevdiği yer Mavi çatı denilen yer oldukça geniş ve ferah bi havası var.Eğer arkadaşlarınızla vakit geçirmek istiyorsanız  canlı müzik  olan yerler ve discolar şehir merkezinde benim pek bar alışkanlığım olmadığı için gitmiyorum ama giden arkadaşlarımdan eğlendiklerini duydum.Gezmek için Marmaris ve Akyaka diğer tercihler arasından en iyisi ben Akyakayı tercih ederim çünkü çok güzel bir yer orada olmak beni mutlu hissettiriyor.

Gece hayatı ya da eğlence yaşamına değinirsek yazın Marmaris var Bodrum var eğer arabanız var ise şanslısınız.Ama yazın şehir içinde iğrenç biraneler ve (sanırım) Mabolla isimli güzel bir bar dışında pek alternatifiniz yok.Kışın dönemsel barlar açılır ama sizi tatmin edermi orası muamma.Şehirin bir farklı yanı aşırı rahatlığı. Yani benim için öyleydi. Benim memleketimde ramazanda lokantalar, barlar kapalı olurdu,yemek yiyecek yer bulamazsınız,birine lokanta sorsanız veya sokakta sigara filan içseniz kesin sizi linç ederler ama Muğla'da her şey normalmiş gibi caminin yanında içki içmektedirler.Bana garip gelmişti ama alıştım.

Ayrıca "Ev alacaksan tuğladan, kız alacaksan Muğla'dan" derlerse inanma çok ilginç kızları var.
Genel yorumum; Bodrum, Marmaris, Fethiye gibi turizm bölgelerinde olup da bu kadar az gelişmiş bir il olurmu diye hayretlere düşmüştüm. Ama sanayi ve geçiş noktası olan bir il içinde belki normal sonuçlar.

Muğla’’da Yapılabileceğiniz En Güzel Faaliyetler;

1. Kaunos gezmenizi tavsiye ederim; Google'de Kaunos diye yazın çıkan güzelliğe bakın.
2. İztuzu'nda saat 21:30'dan sonra kumsala gelen "Caretta Caretta"ların yumurta bırakma enstantanesini ve sonrasındaki akademik yerli yabancı kişilerle güzel bir şöleni yaşamanızı öneririm.
3. Fethiye'de ve Marmaris'te saat 00:00'dan sonra o enerjik ve şaşalı gece hayatı en azından bir kez görmenizi isterim.
4. Sarsala'ya gidip en tenha, en bakir ve nadide yerde denizin, kumsalın ve güneşin tadını çıkarmanızı tavsiye ederim.
5. Sarıgerme'de rüzgar sörfüyle havaya, Dalyan'da tekne gezintisiyle uzaya çıkabilecek kadar eğlence ve neşeyi yaşayabileceğinizi söyleyebilirim.
üniversite uzun yıllar orada olduğu ve şehir hala 90'ların sonlarında gibi aşırı modernleşmeyip yerel kalmış bir halde olduğu için yaşam olarak yine yaşadığım marmaris'ten çok çok ucuz olması.

Velhasıl kiraların yanı sıra artık suyun metre küpüne de %100=>YÜZDE YÜZ zam yapıldı,sanki evde hamam işletiyoruz, 85-90 TL. su parası gelmektedir.Galiba suda en pahalı suyu içen Muğla’’dır kanımca.


Başlıktada dediğim gibi Muğla'da Yaşamakmı Kolay,Yoksa Paris’’te Yaşamakmı Kolay diye sorarsanız bence Pariste Yaşamak daha kolay derim.

Hiç yorum yok:

Şair Uzman Jandarmadan İkinci Şiir. (Hak arayışı Uzman Jandarmayı Şair Yaptı)

Türkiye cumhuriyeti sınırları içerisinde uzman jandarmalarla ilgili haberleri  okumayan kalmamıştır muhtemelen. Astsubaylarla ...