وَاعْبُدُوا اللَّهَ وَلَا تُشْرِكُوا
بِهِ شَيًْا وَبِالْوَالِدَيْنِ اِحْسَانًا وَبِذِى الْقُرْبَى وَالْيَتَامَى
وَالْمَسَاكِينِ وَالْجَارِ ذِى الْقُرْبَى وَالْجَارِ الْجُنُبِ وَالصَّاحِبِ
بِالْجَنْبِ وَابْنِ السَّبِيلِ وَمَا مَلَكَتْ اَيْمَانُكُمْ اِنَّ اللَّهَ لَا
يُحِبُّ مَنْ كَانَ مُخْتَالًا فَخُورًا
Muhterem Mü’minler!
Komşuluk, toplum hayatımızda yeri ve önemi inkâr edilemeyen
ictimâî bir müessesedir ve insanların toplum halinde yaşamalarının zarûrî bir
neticesidir. İnsan sosyal bir varlık olduğuna, bu sebeple tek başına
yaşayamayacağına göre etrafında komşuların olması kaçınılmazdır.
Muhterem müminler !
Sosyal hayatın aileden sonraki halkasını komşular oluşturur.
Köyde, kentte, tarlada, bahçe de, iş yerinde bize en yakın çevremiz
komşularımızdır. Bu sebeple yüce dinimiz komşuluk ilişkilerine büyük önem
vermiştir. Yüce Allah buyuruyor ki;”Allah’a ibadet edin ve ona hiçbir şeyi
ortak koşmayın. Anaya, babaya, akrabaya, yetimlere, yoksulara, yakın komşuya,
uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolcuya elinizin altındakilere iyilik edin.
Şüphesiz Allah kibirlenen ve övünen kimseleri sevmez.”2
Peygamberimiz (s.a.v.) de: “Cebrail, bana durmadan
komşuya iyilik yapmayı tavsiye etti. Bu sıkı tavsiyeden, komşuyu komşuya varis
kılacağını zannettim.” 3 buyurmuştur.
Aziz Müminler!
Komşuluk ilişkileri, dinimizin üzerinde titizlikle durduğu
bir konudur. Bu itibarla, iyilik ve ikramda bulunmak, selamlaşmak, hasta
ziyaretlerine gitmek, yardımlarına koşmak, sevinçlerini ve kederlerini
paylaşmak, hediyeleşmek, düğün ve cenazelerine iştirak etmek, baş sağlığı
dilemek, zarar verecek hareketlerden sakınmak, ayıp ve kusurlarını
araştırmamak, ihtiyaçlarını gidermeye çalışmak, komşularımıza karşı başlıca
görevlerimizdir.
Yıllardır aynı binada yaşadıkları halde bir biri ile
tanışmayan, komşuluk ilişkilerine girmeyen nice insanların, ailelerin varlığına
şahit oluyoruz. Kalabalıklar içinde yalnız olmak, yabancı olmak gibi,
merdivende karşılaştığımız bir apartman komşumuza vereceğimiz bir selam
göstereceğimiz bir güler yüz, samimi bir hal-hatır sormak da kapı komşumuza bir
ihtiyacının olup olmadığını sormak, hatta pişirilen yemekten bir tabak ikram
edivermek komşular arasında oluşacak sıkı bağların ilk adımını oluşturabilir.
Dinimizde bu tür davranışlar sadaka kapsamında değerlendirilmiştir.
Komşuluk Hakki - Dinimizde Komşuluk Hakki ve Önemi - Komşuluk
Hakki Nedir
Yüce dinimiz İslamiyet'e göre komşunun komşu üzerinde
hakları vardır Buna komşuluk hakkı diyoruz Dinimiz komşuluk hakkı üzerinde çok
durmuştur Hz Aişe R Anha'dan rivayet edilen hadis-i şerifte Rasülullah (SAV):
"Cibril bana komşu hakkını o kadar çok tavsiye etti ki, neredeyse komşuyu
komşuya vâris kılacak zannettim"
Demek ki, komşu hakkı o kadar büyük ki, Cebrâil (as) defalarca Peygamber
Efendimiz'e gelip komşu hakkının öneminden bahsetmiştir
Hadisteki, "Komşuyu komşuya mirasçı kılacak zannettim" ifadesi
komşunun komşusu üzerindeki hakkını açıklamak için getirilmiştir Çünkü İslam'ın
ilk yıllarında kardeşlik ahdi de mirasçı olmayı gerektiriyordu Sonraları bu
kaldırılarak mirasın sebepleri olarak, soy yakınlığı, nikâhtan dolayı yakınlık
ve velâ akdi yürürlükte bırakılmıştır
Hadis, komşu hakkının yüceliğine, onunla yardımlaşma ve güzelce ikramda
bulunmanın gerekliliğine, komşuya zarar vermemeye, hastalanınca ziyaret etmeye,
sevinçli ve kederli günlerinde yanlarında bulunmaya işaret etmektedir
"Komşunun komşularıyla geçiminin edep ve erkânı kırktır" demişlerdir
1 Kişinin kendi evine bitişik olanlarla, karşısında bulunup da kapıları
görünenlerden kırk eve kadar oturanlar,
-zımmî (hıristiyan vatandaş) da olsalar- komşularıdır Bunlara, iyilik etmek ve
gerçekten akrabalarmış gibi güzel davranmaktır
2 Komşunun ev halkına, kötülük etmeyip, onların namusunu korumaktır
3 Komşuya gelip gidene uzun uzun bakıp, rahatsız etmemektir
4 Komşusu açken, kendi tok yatmamaktır
5 Komşuyu el veya diliyle incitmekten sakınmaktır
6 Komşunun evine, penceresinden, duvarından izinsiz bakmamaktır
7 Komşularına azdan çoktan -zımmî de olsa- hediye vermekti
8 "Komşu çanağı" göndermektir Yani kokusu duyulacak bir yemek
pişirildiğinde, bitişik komşuya hediye etmektir
9 Satın aldığı meyveden, rastladığı komşusuna hediye etmektir
10 Komşuları borç isterse, vermektir
11 Komşuları muhtaç kaldıysa, ihtiyaçlarını gidermektir
12 Komşusunu bayramlarda ziyaret etmektir
13 Komşunun hayvanlarına taş atmamaktır
14 Komşunun çocuklarını, kendininkilere dövdürüp sövdürmemektir
15 Komşuların izni olmadan, kendi binasını, onlarınkinden yüksek ve önlerini
kapayacak şekilde yaptırmamaktır
16 Komşularını, kendi taraflarından, duvara ağaç kakmaktan menetmektir
17 Komşularına, kendi oluklarının akıntısıyla veya yolunun toprak kazıntısı ve
kar kürün tüsüyle rahatsız vermemektir
18 Komşuların sırlarını ve ayıplarını soruşturmamaktır
19 Komşuların hallerini ve işlerini başkalarına söylemektir
20 Komşularına yolda rastladıkça ilk önce selâm vermektir
21 Komşularla konuşurken lâfı uzatmayıp, lüzumu kadar konuşmaktır
22 Komşularından su, tuz ve ateş gibi zarurî maddeleri esirgemeyip vermektir
23 Komşuların hediyesini, az da olsa kabul edip, çok bilmektir
24 Komşuların ayıplarını örtmektir
25 Komşularına dert ortağı olmaktır
26 Komşularından izin almadan evini yabancıya satmamaktır
27 Komşusu bir yerden dönünce ziyaret etmektir
28 Komşularını kederli günlerinde teselli etmektir
29 Komşuları tarafından davet olununca, kabul edip gitmektir
30 Komşuları tarafından davet olununca, kabul edip gitmektir
31 Komşusu bir şey isteyince memnuniyetle vermektir
32 Komşusu bir kusur işleyince, af ederek, sevgi uyandırmaktır
33 Komşuları hasta olunca ziyaret etmektir
34 Komşulardan biri vefat edince, cenazesinde hazır bulunmaktır
35 Komşuların yetimlerini himâye etmektir
36 Komşularıyla buluşunca, güleç yüzlü olup, tatlı söz söylemektir
37 Komşuların kendisine nasıl davranmasını istiyorsa, onlara öyle muamele
etmektir
38 Başkalarından gelse tahammül edemeyeceği eziyete, komşusundan gelince
tahammül etmektir
39 Komşulardan kabalık edenlere aldırmamaktır
40 Komşulardan sert söyleyenlere, mülâyim davranmaktır
Yolda kalmışların hakı ise, onların muhtaç olduğu kadar, yardımcı olmaya
çalışmaktır
Komşu hakkı önemlidir. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Allah’a ve kıyamete inanan, komşusuna iyilik etsin!) [Buhari]
(Evinizde pişen yemekten, komşunuzun hakkını verin.) [Şir’a]
(Komşusu aç iken tok yatan, [gerçek] mümin değildir.) [Buhari]
(Komşuya da, ana-babaya hürmet eder gibi hürmet etmek gerekir.) [Şir’a]
(Güzel komşuluk et ki, hakiki mümin olasın.) [Tirmizi]
(Komşunun miras hakkı gibi hakkı vardır, o da komşuluk hakkıdır. Eğer müslüman
ise sende iki hakkı vardır: Biri komşuluk hakkı, biri de Müslümanlık hakkı.)
[İslam Ahlakı]
(Komşu üç türlüdür: Bir hakkı olan, iki hakkı olan üç hakkı olan komşu. Bir
hakkı olan, akraba olmayan gayri müslim komşudur. İki hakkı olan komşu,
Müslüman olan komşudur ki, onun hem Müslümanlık, hem de komşuluk hakkı vardır.
Üçüncü hakkı olan komşu ise, akraba olan Müslüman komşudur. Bunun hem
Müslümanlık, hem akrabalık, hem de komşuluk hakkı vardır.) [Ebu Nuaym]
(Komşusuna üzen, beni üzmüş olur. Bana eziyet eden Allah’a eziyet etmiş olur.
Komşusu ile dövüşen, benimle dövüşmüş olur. Benimle dövüşen Allah ile dövüşmüş
olur.) [Ebu Nuaym]
(Namaz kılan, oruç tutan, sadaka veren, fakat dili ile komşularını inciten nice
kimseler vardır ki, gidecekleri yer Cehennemdir.) [Hakim]
Komşuya emr-i maruf yapmamak önemli bir kul hakkıdır. Mesela, alkollü
içkilerin, açık gezmenin haram olduğunu, güler yüz ve tatlı dil ile komşularına
anlatmalı. Komşularının günah işlediklerini görüp de, bana ne diyerek evine
çekilen, uygun bir şekilde onlara nasihat etmeyen ve kendileri ile görüşmeyen,
onların Cehennemden kurtulması için yardım etmeyen mesul olacaktır. Komşuları
böyle bir kimseyi, kıyamette Allahü teâlâya şikayet edeceklerdir.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Nice kimse, kıyamette komşusunun yakasına yapışıp "Ya Rabbi, buna, niçin
kapısını bana kapattığını sor. Niçin elindeki nimetlerden bana da vermedi"
diyecektir.) [İsfehani]
(Komşun yardım isterse yardım et. Borç isterse ver. Fakir ise gözet.
Hastalanırsa ziyaret et. İyi şeylerini tebrik et, felaketlerinde sabır dile.
Ölünce cenazesine git.) [Harâiti]
Kötü komşu
Müslüman, komşunun sıkıntılarına da katlanır. Ona zararı dokunmaz. Hadis-i
şeriflerde buyuruldu ki:
(Komşusu kötülüğünden emin olmayan kimse, [kâmil] mümin değildir.) [Buhari]
(Allah’a ve ahirete inanan, komşusunu incitmesin!) [Buhari]
(Allah ve Resulünü seven, bunların da kendisini sevmesini isteyen, konuşunca
doğru söylesin, emanete riayet etsin ve komşusu ile iyi geçinsin!) [Beyheki]
(Komşusu, şerrinden emin olmayan kimse, iman etmemiştir.) [Bezzar]
(Kötü komşu, gördüğü iyiliği gizler, kötülüğü de yayar.) [Taberani]
(Komşunun köpeğini döven, sahibini incitmiş olur.) [İ. Gazali]
(Sıkıntıya düşen komşusuna yardım edene, sıkıntısını giderene, kıyamette en kıymetli
elbiseler giydirilir.) [Şir’a]
(Komşu hakkı dört taraftan kırk evdir.) [İ.Hibban]
(Kendisinin iyi mi, kötü mü olduğunu anlamak isteyen kimse, salih komşularının
kendisi hakkında ne dediklerini öğrensin! "iyi" diyorlarsa, Allah
indinde iyi olduğunu anlasın!) [İbni Mace]
Evet, salih komşularımız, bize iyi birisi diyorlar mı?
Her müslümanın, bilhassa yeni evlilerin, haramlardan sakınan, ibadet yapan
salih müslümanlar arasında ev araması gerekir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ev satın almadan önce, komşuların nasıl olduklarını araştırın! Yola çıkmadan
önce, yol arkadaşınızı seçin!) [Şir’a]
İyi komşu
İyi komşu, sadece komşularına zarar vermeyen değil, onlardan gelecek zararlara
ve sıkıntılara da katlanandır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Malına veya çoluk çocuğuna zarar verir korkusu ile komşusuna kapısını kapatan,
onunla görüşmeyi kesen [hakiki] mümin değildir.) [Harâiti]
(İnsanların arasına karışıp da, onlardan gelen sıkıntılara sabreden mümin,
kenara çekilip onlardan gelecek sıkıntılara sabretmek sevabından mahrum kalan
müminden daha iyidir.) [Tirmizi, İ. Mace, İ. Ahmed, Beyheki]
(Allah indinde komşuların iyisi komşularına faydalı olandır.) [Hakim]
(Cebrail aleyhisselam, komşu hakkının öneminden o kadar bahsetti ki, komşuyu
komşuya mirasçı kılacak zannettim.) [Buhari]
Bir kimse, komşusundan ne bekliyorsa, komşusuna da aynı şeyleri yapmalıdır!
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allah’a yemin ederim ki, bir kimse, kendisi için sevdiği şeyi, komşusu veya
arkadaşı için sevmedikçe iman etmiş olmaz.) [Müslim]
İyi komşu bir nimettir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Şunlar Müslüman için saadettir: Saliha hanım, iyi komşu, geniş ev ve uygun
binek.) [Hakim]
(Bir salih müslümanın hürmetine, komşulara gelecek yüzlerce bela önlenir.)
[Taberani]
(İki kişi, ölen komşusu için, “Biz bunu iyi biliyoruz” derse, o kul öyle olmasa
da, Allahü teâlâ meleklere buyurur ki: İki komşunun şahitliğini kabul edin ve
ölenin ilmimdeki durumuna bakmayın!) [İ.Neccar]
(İyi komşuluk, ülkeleri mamur eder ve ömrü uzatır.) [İ.
Ahmed]
(İyi komşu, komşusunu Cennete sokar.) [Deylemi]
Komşuyu üzmekten sakınmalıdır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Komşusuna eziyet eden, bana eziyet etmiş olur.) [Ebuşşeyh]
(Komşusuna eza edeni Allahü teâlâ sevmez.) [Deylemi]
(Komşusu şerrinden emin olmayan, [gerçek] mümin olamaz.) [Buhari]
(Kötü komşuya kıyamette Allahü teâlâ rahmetle nazar etmez.) [Deylemi]
(Allahü teâlâ komşusunun kötülüğüne, ölene kadar sabreden kişiyi sever.)
[Hatib]
(Eza eden komşuya sabredeni Allah sever.) [Hakim]
(Allah ve Resulünün sizi sevmesi için, emanete riayet edin, doğru konuşun,
komşunuzu üzmeyin ve ona iyi muamele edin.) [Taberani]
Sual: Bizimle aynı varlıkta komşu bir hanım var. Evimizde un, şeker, yağ gibi
gıda maddesi veya herhangi bir kitap, bir alet görse, ödünç olarak, ariyet
olarak ister. Getirme huyu da yoktur. Hani maddi durumları kötü olsa, varsın
getirmesin diyeyim. Bizden aşağı tarafları yok. Beyim, "Ne isterse istesin
hiçbir şey vermemeli!" diyor. Komşu hakkından korkuyorum. Vermesem günah
olur mu? Komşumun her gördüğünü istemesi ve aldığını getirmemesi günah değil
midir? Bu komşu, sadece bizden değil, başkalarından da böyle şeyler istiyormuş.
CEVAP
Beyiniz, sizin malınızı, siz de beyinizin malını izinsiz harcayamazsınız.
İzinsiz harcamak, başkasına vermek günah olur. Komşu gelince, "Beyim razı
olmuyor. Ondan izinsiz bir şey vermem günahmış" derseniz, o da bir daha
bir şey isteyemez. Ondan bundan bir şey istemek doğru değildir. Hadis-i şerifte
buyuruldu ki:
(İnsanlardan bir şey istemeyin, velev ki bir misvakı bir defa kullanmak için de
olsa.) [Bezzar]
Ödünç veya borç alıp da vermemek günahtır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Aldığı borcu ödemek istemeyenlere Allahü teâlâ, kıyamette "Bu kimsenin
hakkını sizde bırakacağımı mı zannettiniz?" buyurarak o kimsenin iyi
amellerini alıp diğerine verir. Eğer borcunu vermeyenin iyi ameli yoksa, borç
verenin kötü amellerini, günahlarını borçluya yükler.) [Taberani]
Bir kimseye zarar vermek, kalbini kırmak kötüdür. Fakat komşuya zarar vermek,
onu incitmek daha kötüdür. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Komşusu, zararından emin olmayan kimse, Allah’a iman etmiş sayılmaz.) [Bezzar]
[Yani bu kimse kâmil mümin değildir.]
Komşu kötü de olsa, ona elden gelen iyiliği yapmaya çalışmalıdır!
Müslüman, komşunun sıkıntılarına da katlanır. Ona zararı dokunmaz.
Sual: Gittiğim yerlerde çeşitli sebeplerden dolayı bazı bahaneler bularak
yapılan ikramları kabul etmiyorum. Günah oluyor mu?
CEVAP
Meşru bir mazeretiniz yoksa, yiyip içilmesi haram olmayan ikramı reddetmek
uygun değildir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Bir kimseye bir arkadaşı ikramda bulunursa, onu kabul etsin! Çünkü o Allahü
teâlânın ikramıdır. Allah’ın ikramını da reddetmeyin!) [Ebu Nuaym]
(Arkadaşının evine gelip de, önüne konulanı yememek
cefadır.) [Deylemi]
İslam'da Komşuluk İlişkilerinin Önemi..
Komşu tabiri, birbirine bitişik veya yakın yerlerde yaşayanlar için
kullanılır.Komşu olmanın doğurduğu birtakım hak ve görevlerin yanı sıra
bunların sağlandığı bir ilişkiler düzeni bulunmaktadır. Bunlara genel olarak
komşuluk veya komşuluk ilişkileri denilir.Komşuluk ilişkileri özellikle köy ve
kasaba gibi kü-çük yerleşim bölgelerinde sosyal dayanışma açısından önemli
olduğu gibi, ailelerin huzur ve güven içinde yaşamaları açısından da önemlidir.
İyi komşuluk ilişki-leri mutluluk ve sevincin paylaşılmasında, sıkıntı ve
kederin göğüslenmesinde ayrı bir öneme sahip olduğundan fert ve ailelere toplum
içinde destek olur. Dolayısıyla sosyal bünyeyi güçlendirir. Kötü komşuluk
ilişkileri de sürekli rahatsızlık, güvensizlik ve yalnızlık hissi uyandırır.
Kültürümüzdeki süzülmüş bir anlayışın ifadesi olan, “Ev alma, komşu al”
özdeyişi, komşuluk ilişkilerinin her iki yönü açısından da son derece isabetli
bir tesbiti dile getirmektedir. Yine dilimizdeki “Komşu komşunun külüne
muhtaçtır”, “Komşuda pişer, bize de düşer” gibi özdeyişler ve sık gelip
gitmeleri anlatmak üzere, “komşu kapısına çevirmek” ve benzeri deyimler,
komşuluk ilişkilerinin anlamını ve boyutlarını göstermek bakımından önemlidir.
Sosyal dayanışma ve yardımlaşma açısından insana ai-leden sonra en yakın sosyal
çevreyi komşular teşkil ettiği içindir ki, gerek Kur’an ve gerekse hadislerde
komşuluk ilişkilerine titizlikle değinilmiştir. Bir âyette ana baba ve yakın
akrabalardan sonra, yakın ve uzak komşuya iyilik etmek, iyi davranmak tavsiye
edil-mektedir (en-Nisâ 4/36). Peygamberimiz komşuluk hakları konusunda
kendisine yapılan sıkı tavsiyeleri anlatmak ve komşuluk hukukuna dikkat çekmek
maksadıyla, “Cebrâil bana komşu hakları konusunda öyle hükümler getirdi ki, bu
gidiş-le her halde komşu komşuya vâris kılınır diye düşündüm” (Buhârî, “Edeb”,
123) demiştir. Peygamberimiz’in, “Komşu-su elinden, dilinden emin olmayan kişi
mümin sayılmaz” (Buhârî, “Edeb”, 29) sözü, komşuluk ilişkisinin önemini ve ne kadar
hassas bir konu olduğunu açık bir şekilde göstermektedir. Yine Resûlullah’ın
“Allah’a ve âhiret gününe inanan kimse komşusuna ikramda bulunsun” (Buhârî,
“Edeb”, 31) gibi sözleri de bu bağlamda değerlendirile-bilir.Resûl-i Ekrem
komşuluk ilişkilerinde nasıl davranmak gerektiğine ilişkin olarak şu hususlara
dikkat çekmiş-tir: 1. Hastalandığında geçmiş olsun ziyaretine gitmek. 2.
Öldüğünde cenazesinin kaldırılmasında bulunmak. 3. Borç istediğinde vermek. 4.
Darda kaldığında yardımına koşmak. 5. Bir nimete kavuştuğunda tebrik etmek. 6.
Başına bir musibet geldiğinde teselli etmek. 7. Evi onun rüzgârını (güneşini,
manzarasını) engelleyecek şekilde yüksek yapmamak. 8. Ne pişirdiğini ona belli
etmemek, belli ederse pişirdiğinden ona da vermek (Mecma‘u’z-zevâ’id, VIII,
168-170). Hz. Peygamber’in bu tavsiyesi komşuluk ilişkilerine oldukça kuşatıcı
bir çerçeve çiz-mekle birlikte, komşunun komşu üzerindeki bütün hakları-nı
saymayı değil belki önemli olanlarına örnek kabilin-den işaret etmeyi amaçlar.
Bu itibarla bir müslümanın, din ve dindarlık farkı, kültür ve bölge farkı
gözetmek-sizin bütün komşularıyla iyi ilişki içinde olması, İs-lâm’ın
yardımlaşma, dayanışma, zarar vermeme, küs durma-ma ilkeleri doğrultusunda
hareket etmesi, bu konudaki örf ve âdeti ihmal etmemesi gerekir.Günümüzde hızlı
şehirleşmenin, şehir yapılaşmasının ve değişen iş hayatının komşuluk
ilişkilerini olumsuz yönde etkilediği görülmektedir. Aynı apartmanda
yaşadık-ları halde yardımlaşma, dayanışma bir tarafa tanışmayan, konuşmayan
insanlar bulunmaktadır. Apartman hayatına, değişen iş hayatına uygun ilişki
biçimlerinin oluşması, buna fizikî anlamda imkân sağlayacak çözümlerin
araştı-rılması beklenmektedir. Komşuluk ilişkilerinin müsbet yönleri hakkıyla
gerçekleştirilemese de, hiç değilse olumsuz yönlerinden kaçınmak mümkündür.
Bunun için kom-şuları rahatsız edecek davranışlardan, evin içinde bile olsa
yüksek sesle konuşmaktan, televizyon, teyp gibi cihazların sesini yükseltmekten
ve ne türlü olursa olsun gürültü yapmaktan kaçınmak gerekir. Allah katında da
kul katında da hakkında komşularının iyi şahitlik yaptığı bir kişi olmaya
çalışmak yeterlidir.
Komşuluk
Muhterem müminler!
Komşular bir aile ferdi sayılmalıdır, sayılır da. Bir
birlerinin namuslarını, mallarını kendi namus ve malları gibi korumalı,
yardımlaşmayı ve ziyaretleşmeyi kesinlikle ihmal etmemelidirler. Kırgınlık,
dargınlık asla hoş görülmeyecek şeylerdendir. Komşular arasında bazı problemler
olacak olsa bile olgunluk içinde halledilmeye çalışılmalıdır. Komşularımızın
dedikodusunu yapmak, kabahat ve kusurlarını araştırmak dinimizce
yasaklanmıştır. Kıskançlık yapmamak, kabahat ve kusurları örtüp görmezlikten
gelmek, affetmek dinimizin güzelliklerindendir. Güzel komşu bulmak için güzel
komşu olmak gerekir. Ne mutlu komşularıyla iyi ilişkiler içinde bulunanlara.
1-Nisa Suresi Ayet 4/36
2-Nisa Suresi Ayet 4/36
3-Riyazüssalihin Cilt-1, Sayfa 340 Hadis No:301