Örneğin, 5 katlı bir ev
yapmak için önce temel kazmak zorundasınız.
Doktor olabilmek için de
önce ilkokula başlamanız gerekir.
7 yaşında doktor olan gördünüz
mü?
Gelelim Amerika'nın Büyük
Ortadoğu Projesi'ne...
Nedir bunun amacı?
Eski ABD Dışişleri Bakanı
Kondi Rays'ın övünerek açıkladığı gibi, "24 İslam ülkesinin sınırlarını ve
rejimlerini değiştirmek".
Ve bu alt üst oluşlarla
İslam ülkelerini zayıflatarak İsrail'in varlığını güvence altına almak.
Ama bir anda 24 ülkenin
sınırları ve rejimleri değiştirilemez, öyleyse bir yerden başlamak gerekli.
Başlangıç noktası, İslam
ülkeleri arasında ikinci bir İsrail meydana getirmek.
Yani Ortadoğu'da Amerika'nın
tam kontrolünde olan yeni bir devlet meydana getirmek.
Öyle ki, bu devlet projenin
uygulanmasında bir ABD üssü olarak kullanılabilecek.
Hem de, İsrail'e tamamen
dost bir devlet kurulmuş olacak. İsrail bölgede yalnızlıktan kurtulacak.
İşte bu devlet, projede
"Büyük Kürdistan" olarak belirlenmiştir.
Bu İkinci İsrail, varlığını
tamamen Amerika'ya borçlu olacağı için buna Kukla Devlet diyoruz.
"Büyük Kürdistan",
Türkiye, Irak, Suriye ve İran'dan koparılacak olan toprak parçaları
birleştirilerek kurulacaktır.
Başşehri ise Diyarbakır
olacak.
İşte, bu projenin Eş başkanı
olduğunu 34 değişik yer ve zamanda kameralar karşısında açıklamış olan Recep
Bey, yine kameralar karşısında:
"Amerika'nın Büyük
Ortadoğu Projesi var ya, işte bu proje içinde Diyarbakır bir yıldız olabilir,
bir merkez olabilir"
diyerek planı ifşa etmişti.
"Büyük
Kürdistan"ın kurulmasına Barzani Devleti oluşturularak başlandı.
İşbirlikçi Türkiye
hükümetleri, Amerikan Çekiç Güç'ün görev süresini defalarca uzatarak Barzani
Devletinin oluşturulmasına katkıda bulundular.
Çekiç Güç, Irak ordusunun
kuzeye geçmesine engel olarak yıllarca bu Kukla Devletin yavaş yavaş oluşmasını
sağladı.
Şimdi sıra geldi Türkiye'nin
doğu ve güneydoğusunu Barzani Devleti ile birleştirmeye.
Irak işgali öncesinde
ABD'nin o zamanki Ankara Büyükelçisi Robert Pearson bu görevi şöyle anlattı:
"Türkiye'nin güneydoğu
ve doğusuyla, Irak'ın kuzeyi tek bir ekonomik bölge olmalı".
Geçen hafta Türkiye'ye gelen
Barzani ile Dışişleri Bakanı Davutoğlu, "Tam ekonomik entegrasyon"
kararı aldılar.
Demek ki, burada da
başlangıç noktası ekonomik entegrasyon.
Ekonomik olarak bütünleşecek
olan Kukla Barzani Devleti ile Türkiye'nin doğu ve güneydoğusu, siyasi olarak
birleşmeye bir adım daha yaklaşmış olacak.
Bu süreçte, Türkiye'nin doğu
ve güneydoğusunun Ankara ile bağlarını gevşetmesi gerekiyor.
Bunu sağlamak için, önce
Kalkınma Ajansları kuruldu.
Bu sayede eyaletleşmenin önü
açılıyordu.
Daha sonra Adalet bakanlığı,
Bölge İstinaf Mahkemeleri kurulması için harekete geçti.
Böylece merkezi yönetim ve
denetim zayıflayacak, ekonomik ve yönetsel olarak Ankara'dan giderek
bağımsızlaşan eyaletler meydana gelecekti.
Şimdi de bunun hukuki
altyapısını hazırlamak için AKP hükümeti düğmeye bastı.
Belediyeler Kanunu'nda
değişiklik yapılması için 14 AKP Milletvekili kanun teklifi verdi.
Bu teklif kanun olarak
yasalaşırsa, belediyelerin yetkileri inanılmaz şekilde genişleyecek.
Belediye başkanları eyalet
valisi gibi hareket edebilecekler.
Zaten daha önce, PKK'lı
belediyeler, Barzani Devletinin belediyeleri ile bir birlik kurmuşlardı.
Şimdi bu birlik, ekonomik
entegrasyonu sağlamak ve Ankara'nın yönetim alanından çıkarak Erbil yönetimi
etrafında birleşmek için hukuki açıdan da serbest hale gelecek.
Bundan sonraki adım da,
eşyanın tabiatı gereği, entegre olmuş ekonomik bölgenin siyasi bir sınır içinde
birleşmesidir.
Bu da, ya referandum
yoluyla, ya da kitlesel ayaklanma yoluyla hayata geçirilecektir.
Bunun altyapısı da
hazırlanmıştır.
İşbirlikçi Türkiye
hükümetleri, İkiz Yasalar denilen ihanet yasalarını kabul ederek, bu soruna
Birleşmiş Milletlerin müdahalesinin önünü açtılar.
Ekonomik bütünleşme
sağlanınca PKK'nın yasal partisi "İkiz Yasalar gereğince kendi kaderimizi
tayin etmek istiyoruz" deyip referandum isteyecek.
İkiz Yasalar gereği Türkiye
Hükümeti "Ayrılma Referandumu"nu kabul etmek zorunda kalacak.
Kabul etmezse, ayaklanma
başlayacak.
Türk Ordusu ayaklanmaya
müdahale ederse, İkiz Yasalara atıfta bulunan Birleşmiş Milletler askeri
müdahalede bulunacak.
Bir yandan da: "Eskiden
Ermeni soykırımı yaptıkları gibi şimdi de Kürt soykırımı yapacaklar" diye
dünya kamuoyuna müdahale kabul ettirilecek.
(Ermeni Soykırımı yasaları
çıkarılmasının sebebi tarih araştırması değil, Türkiye'yi bölmek için yapılacak
olan askeri müdahalenin şimdiden altyapısının hazırlanmasıdır.
Bizim şaşkın ve işbirlikçi
politikacılarımız "Tarihçiler araştırsın" diyecek kadar ihanet
içindedirler.
Emperyalist ülkeler tarih
araştırması yapmıyor, Türkiye'yi bölmek için dünya kamuoyunu hazırlıyor.)
İşte hain plan bu.
Kendisinden önceki
işbirlikçi hükümetlerin mirasını devralan AKP hükümeti, bu hain proje için
gereken adımları aceleyle atmaya çalışmaktadır
"Açılım" denen
ihanetin kısaca açıklaması budur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder