31 Ocak 2015 Cumartesi

TeamViewer Nasıl Kullanılır?


TeamViewer programını indirdiniz ve kurulumunu yaptıktan sonra TeamViewer programını açıyoruz ve karşımıza basit bir kullanıcı arayüzü gelicek. TeamViewer iki bölümden oluşan bu arayüzü vardır; “ Uzaktan Kontrole İzin Ver “ ve “ Uzaktaki Bilgisayarı Kontrol Et ” bölümleri vardır. Uzaktaki Bilgisayarı Kontrol Et bölümünü ele alacağız ve onun anlatmaya çalışacağız, eğer siz başka bir kullanıcının bilgisayarınızı kontrol etmesini isterseniz o zaman uzaktan kontrol seçeneğindeki ID ve Şifrenizi o kullanıcıya vererek uzak bağlantı yapmasını izin vererek bağlanmasını sağlayabilirsiniz. 



NOT: Tanımadığınız kişilere kesinlikle ID ve şifre bilgilerinizi vermeyiniz.

TeamViewer programını ile karşı tarafa bağlanacağımız zaman ID’yi girin ve sonra uzaktan kontrol seçeneğinin seçili olmasına dikkat edilmesi gerekiyor. TeamViewer programını bizim karşı bilgisayarı kontrol etmemiz için gerekiyor, TeamViewer programınında diğer seçenek dosya aktarımı seçeneği ise dosya aktarımında ve paylaşımında kullanılmaktadır.


TeamViewer programında bağlantı yapacağımız kişiden ID'sini aldınız sonra bilgiyi yani ID numarasını girdiniz ve uzaktan kontrol seçenği seçtiniz sonra “ Karşıdaki Kişi ile Bağlantı Kur “ butonuna tıklıyoruz.  Ardından küçük bir karşı tarafın şifresini girmeniz için pencere gelecek TeamViewer bizden şifreyi isteyecektir. siz burada karşı taraftan aldığınız şifreyi gireceksiniz ve siz şifreyi girdikten sonra bağlantıyı aç yani tamam diyerek karşı bilgisayara başarıyla bağlanmış olursunuz.



Artık TeamViewer programı ile karşı bilgisayara bağlantı yapmış oluyorsunuz. Bu ekranda ne yapmanız gerekiyorsa yapabilirsiniz ve ardından ise sağ altta TeamViewer programını kapattığınızda ise bağlantıyı kesmiş olursunuz.

TeamViewer programı ile uzak bağlantı zor gibi görünen bu işlemi alternatiflerinin aksine çok basit ve hızlı bir şekilde gerçekleştirebilir ve dosya paylaşımı sağlayabilirsiniz.

İnternet Üzerinden Büyük Dosyaları Gönderme Nasıl Yapılır..?

İnternet Üzerinden Büyük Dosyaları Gönderme Nasıl Yapılır..?


Büyük Dosyaların İnternet Üzerinden Gönderilmesi

İnternet üzerinden büyük bir dosyanızı göndermek istiyorsunuz Fakat mail yoluyla veya sosyal ağlar üzerinden gönderemediniz ve ne yapacağınızı bilmiyorsunuz. Internet üzerinden birine büyük bir dosya aktarmak için çalışıyorum ama bir türlü yapamdım mı diyorsunuz? Evet şimdi size internet üzerinden bu sorunu nasıl aşabileceğinize dair çözüm yolunu gösterelim.

Büyük dosyanızın önce dosya boyutunun ne kadar olduğunu öğrenilim. Göndereceğimiz dosyanın fare ile sağ tıklayarak Özellikler kısmında boyut bilgilerine ulaşabiliriz.

Boyutu incelediğimizde;

0 - 20 MB arasında ise mail yoluyla rahat bir şekilde gönderebilirsiniz.
Eğer dosyamız; gönderdiğimiz dosyanın tek parça olmasına dikkat edelim. Yani 3 adet video göndereceksek bunları bir Zip ve rar gibi sıkıştırma programı ile dosyası içerisinde birleştirerek göndermeyi tercih edelim.

Büyük dosya gönderimi için son zamanlarda çok sayıda internet sitesi vardır. Bu sitelerin yardımıyla dosya yükleme ve gönderimini yapmamız daha kolay olacaktır.

Bahsini ettiğimiz bu sitelerin her birinin kendine tasarım görünümü olduğu için ve bu görünümleri zaman zaman değiştiğiyor. Fakat bu sitelerin genel çalışma mantığı aynı olduğu için sadece size açıklamakla yetineceğiz.

Siteler özetle şunu yapabilirsiniz;

Bilgisayarınızdaki dosyayı internete yükleme işlemi "upload",
Dosyanın indirilmesi için "download" için size bir link verecektir.
Upload yaptığınız bir dosyanın işlemlerin ardından yapmanız gereken verilen download linkini kopyalayıp göndereceğiniz kişilere kopyaladığınız linki iletmenizdir.

NOT: Upload işleminin süreniz internet hızınıza, bilgisayarınızın hızına ve dosya boyutunuza göre değişebilir. Misal, 1 gigabyte boyutundaki bir dosyanın upload edilmesi saatlerce sürebilir.


GigaByte boyutundaki dosyalarınızı güven içinde istediğiniz kişi veya kişilere göndermenizi sağlayacak çözümleri anlatmaya çalışalım. Ne olursa olsun göndermeye çalıştığı dosyanızın, aşağıdaki işlemler kesinlikle bir lira bile ödemeden işi bitirmek yardımcı olacaktır. Internet üzerinden sunulan dosya paylaşım siteleri çok sayıda vardır, Ben size bu dosya paylaşım sitelerinden en uygun ve en hızlı olanları size seçenekleri size olarak sunuyorum.

Büyük Dosyaları Yükleyebileceğiniz Site Adresleri

Google Drive
Bir çok formatı destekliyor ve dosyalarınızı 15 GB kadar yükleme seçeneği sunuyor. Google firmasının güvenliği ile saklanıyor ve size tavsiye edeceğim yöntemlerden biridir.

Yandex.Disk
İstediğin dosya boyutunu yandex.disk'e yükleyerek istediğiniz zaman istediğiniz kişi veya kişilere mail yoluyla paylaşabilirsiniz.

Dropbox
Dropbox her yerde belgeler, resimler ve video klipler sunmak ve hızlı bir şekilde paylaşabilirsiniz sağlayan ücretsiz bir çözüm sunmaktadır. 25 GB kadar ücretsiz dosya yükleyebilir ve paylaşabilirsiniz.

Mediafire
Mediafire ücretsiz depolama imkanı sunuyor ve size 10 GB ile 50 GB kadar alan sağlayan ve son derece kolay paylaşım imkanı sunuyor.




24 Ocak 2015 Cumartesi

Rahatsız edici tüylerden kurtulmak için kesin çözüm!

Rahatsız edici tüylerden kurtulmak için kesin çözüm!



Rahatsız edici tüyler sizleri hiçte rahat bırakmaz bazen bu durum çok rahtsız edici olabilir. Bu durum sizin siniriniz bozabilir. Bu durumda çaresizlik yakınıza yapışmış gibi hissedersiniz. Tüm bunlara son artık size yardım edecek biz varız. Her an her sorununuzda yanınızdayız. Bu sorununuzu da aşmanızda yardımcı olacağız. Şimdi siz bu sorundan kurtulmanın kesin yöntemlerini gösterecek ve rahatlamanızı sağlayacağız.
Tüm bu işlemlere başlamadan önce tüylerinizin rahat ve acısız çıkması için buralara yıkayarak bakım uyguluyoruz. Bu bakımın ardından cildin yumuşaması için kremliyoruz. Tüm bu işlemleri bitirdikten sonra yöntemlerimize geçebiliriz.
Bu işin ana maddesi zırnık denilen bir ottur. Aktarlarda bu toz halinde bulunur. Zırnığı Tüylerimizi çekebilecek ve derinlemesine işleyebilecek seviyeye getirmek bize kalıyor. Biraz zırnığın tozunu alıyoruz. Bu yarım çay bardağından fazla olmalıdır. Bunu bir demlik kadar suyun içinde ısıtıyoruz. İçine limon suyu katıyoruz yarım fincan kadar. Böylece bunu çekerken mikropların ölmesiniz sağlayacağız. Bunların ikisini bir arada kaynatmaya başlıyoruz. Daha sonra içine nar ekşisi katıyoruz. Böylece vücudumuzda ki acıyı en aza indireceğiz. Çünkü bu işlem nar ekşisi katılmadığı takdirde acılı olabilir.
Bundan sonra bu suyla yarım kilo kadar unu yoğuruyoruz. Bu hamurun iyice mayalanmasına özen gösterin. Bundan sonra ise rahatsız edici tüylerin bulunduğu bölgelere bu hamurdan yapıştırıyoruz. Böylece bitkisel tedavimiz başlamış oldu. Bu tedavi en az yarım saat kadar durmalı. Yarım saat kadar durduktan sonra sıcak su ile bacağımızdan çıkarmaya başlayacağız. Bunu banyoda yapmanız sizin için faydalı olacaktır. Banyonun yeterince kirleneceğinden emin olun. Rahatsız edici tüylerinizde Altı ila sekiz ay kadar kurtulmuş oldunuz. Kendinizi rahatlatabilirsiniz. Çünkü sorunsuz bir şekilde yapabileceğiniz ve en uzun etkili yöntemi uygulamış oldunuz. Bunun farkında olun ve rahatınızın keyfini sürün.
Rahatsız edici tüyler denilen sorununuz artık sizi asla rahatsız edemeyecek.

Papatya Çayının Faydaları

Papatya Çayının Faydaları

Yüzyıllardır uyku bozukluklarının tedavisinde, soğuk algınlığına ve mide rahatsızlıklarına karşı kullanılan papatya üzerine 20 yıldan bu yana yapılan araştırmalar geleneksel olarak kullanımının yararlarını bilimsel sonuçlarla destekliyor. Papatya bitkisinin bu kadar çok popülerlik kazanması modern tıpta üretilen pek çok ilacın içerisinde etken madde olarak kullanılmasını sağlıyor. ABD merkezli “Herb Research Foundation” kurumunun yaptığı açıklamaya göre dünya genelinde her gün 1 milyon bardak papatya çayı tüketilmekte.
Ülkemizde olduğu gibi pek çok yerde papatya dendiğinde anlaşılan Alman (German chamomile) papatyasıdır ve papatyanın sağlığa faydaları hakkında yapılan araştırmalar genellikle bu türe aittir. Alman papatyasından sonra en çok rastlanan diğer papatya türü ise Roma (Roman chamomile) papatyasıdır.
§                     Uyku bozuklukları tedavisinde kullanılır
§                     Romatizmal rahatsızlıklar için kullanılır
§                     Deri döküntüsüne yol açan cilt hastalıklarının belirtilerini hafifletir
§                     Yemeklerden sonra sindirime yardımcı olarak kullanılır
§                     Gastrit ve ülseratif kolit tedavisinde kullanılır
§                     Sabah bulantılarını hafifletir
§                     Alerji belirtilerini azaltır
§                     Stresi azaltır
§                     Mide kasılmalarını engeller
§                     Kaygıyı azaltır ve genel bir rahatlama sağlar
§                     Bağırsak sorunlarını giderir
§                     Bağırsak iltihaplanması tedavisinde yardımcı olarak kullanılır
§                     Kasları gevşetir, krampları azaltır
§                     Bağırsak hareketini arttırır
§                     Diş eti hastalıklarını önler
§                     Ağız iltihaplarını iyileştirir
§                     Sakinleştirir
§                     Karaciğeri çalıştırır
§                     Adet dönemi kasılmalarını hafifletir
§                     Sırt ve bel ağrılarını hafifletir
§                     Bağışıklık sistemini güçlendirir
§                     Boğaz ağrısını alır
§                     Apse tedavisinde gargara suyu olarak kullanılır

Papatya Çayı Nasıl Hazırlanır?
İyi bir papatya çayı hazırlamak için 2-3 yemek kaşığı kurutulmuş papatya çiçeğinin üzerine yarım litre kaynamış su ekleyerek 3-5 dakika demlenmesini beklemeniz yeterli. Daha sonra papatyayı süzerek çayınızı içebilirsiniz. Tatlandırmak için bal ya da bir kaç damla limon ekleyebilirsiniz. Öğünler arası tüketmeniz tavsiye edilir.
Papatyanın Sağlığa Faydaları
Papatya çayı tüm dünya genelinde çeşitli rahatsızlıkların tedavisinde en çok kullanılanlar bitkisel çaylar arasında yer alıyor. Yüksek fosfor içeriği ile kemiklerin güçlendirilmesinden kaygıyı gibi ruhsal sorunlara, antioksidan etkisiyle kanserle mücadeleden sinir sistemi sağlığının korunmasına kadar çok geniş bir kullanım alanına sahip.
Papatya yağı cilt iltihaplanmalarının tedavisinde, egzama, mantar gibi cilt hastalıklarının belirtilerinin hafifletilmesinde kullanılıyor. Doğal bir sakinleştirici olmasının yanı sıra papatya çayı, iltihap önleyici ve kasılmaları hafifletici özelliği ile reflü yanmalarını, adet kasılmalarını, mide bulantısını, mide ekşimesini ve baş ağrısını azaltır.
Kurutulmuş papatya yapraklarının kaynatılmasıyla elde edilen papatya suyu cilt bakımı için en etkili çözümlerden biri. Papatyanın ortasında bulunan ve aktif bileşenlerinin çoğunun yer aldığı sarı bölge cildin yumuşamasını, akne ve sivilcelerin görünümlerin azalmasını sağlıyor. Papatya çiçeklerini kaynatıp suyunu süzerek, soğumasını bekledikten sonra yüz yıkama suyu olarak kullanabilirsiniz.
Cilt bakımında olduğu gibi saç bakımında da papatya suyu kullanılmaktadır. Sarı saçlar için doğal bir parlatıcı olan papatya suyunu durulama suyu olarak kullanabilirsiniz. Kınayla karıştırılıp saça uygulandığında koyu saçların açılmasını, gölgelenmesini sağlar.
Papatya Çayının Tarihi
Papatya çayının kökeni Eski Mısır’a kadar gidiyor. Eski Mısır’da halk güneş tanrısı Ra için düzenlenen törenlerde papatya çayı kullanırmış. Yine bu çağlarda mumyalama ve çeşitli hastalıkların tedavisinde papatyanın kullanıldığı biliniyor. Romalılar döneminde sık olarak tüketilen papatya çayı ayrıca hoş kokusuyla tütsü olarak da kullanılmış.
Antik Yunan’da ise güneş çarpması tedavisi, kolik ve ateşli hastalıkların tedavisinde kullanılırmış. 1600′lü yıllardan itibaren sinir sistemi üzerindeki olumlu etkileri keşfedilen bitki bu dönemde uykusuzluk, sinirlilik gibi durumlarda kullanılmaya başlanmış. Yine aynı yıllarda bel ve sırt ağrıları ile romatizmal ağrıları hafifletmek için kullanılmış.
Papatya Çayının Yan Etkileri
Saman nezlesine sebep olan yaygın bir ot olan Ambrosia ailesinden gelen papatyaya karşı alerjiniz olup olmadığını öğrenmek için önce bir alerji testi yaptırabilirsiniz. Kan inceltici ilaç kullananların papatya çayı, suyu ya da yağı kullanması tavsiye edilmez. Hamilelik ve emzirme döneminde kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışmalısınız. Bebek ve çocuklarda yaratabileceği yan etkiler üzerine yeterli miktarda çalışma olmadığı için risk almamak adına kullanmamanız daha iyi olacaktır.
Papatya çayı uyku verdiği için dikkat gerektiren (araba kullanmak gibi) aktivitelerden önce kullanılmamalıdır. Kullanım miktarı yaşa, kiloya, sağlık durumuna bağlı olarak değişebildiği için size uygun dozaj doktorunuz tarafından belirlenebilir. Papatya çayı gibi sinir sistemi üzerinde etkisi bulunan bitki çaylarının aşırı miktarlarda uzun süreli tüketimi tavsiye edilmez.
Papatya çayı östrojen hormonu etkilerine benzer etkiler yarattığı için geçmişinde hormon dengesizliği sorunları bulunan kadınların önce doktora danışmaları gerekir. Çayın şeker hatalığı tedavisinde kullanılan ilaçlarla birlikte tüketilmesi çok düşük kan şekerine neden olabilir.


Civanperçemi Çayının Faydaları

Civanperçemi Çayının Faydaları


Kuzey yarımkürenin ılıman bölgelerinde yetişen ve yaklaşık 80 türü bulunan papatya ailesinden olan civanperçemi Haziran ayından Kasım ayına kadar beyazımsı, pembe ve kırmızıya çalan çiçek açar. Yaklaşık 1 metreye kadar uzayabilen bitkinin bilimsel adı Achillea millefolium’dur ve Asteraceae ailesindendir. Güneşli ve sıcak ortamlarda yetişen civanperçemi çayırlarda, dağ yamaçlarında, yol kenarlarında bulunabilir. Uygun ortamı bulduğunda hızla yayılır.
§                     Terlemeyi arttırarak ateş ve soğuk algınlığına iyi gelir
§                     İştahı arttırır
§                     Mide kramplarına iyi gelir
§                     Gazı alır
§                     Gastrit belirtilerini hafifletir
§                     Karaciğer rahatsızlıklarında kullanılır
§                     İltihabı hafifletici özelliği vardır
§                     Adet dönemi ağrılarını hafifletir
§                     İdrar söktürücüdür
§                     Sakinleştiricidir
§                     Uykusuzluğa iyi gelir

Civanperçemi Çayı Nasıl Hazırlanır?
Civanperçemi çayını taze bitkiyle, kurutulmuş halde, bitki kabuğu veya tohumlarıyla hazırlayabilirsiniz. Taze civanperçemi kullanacaksanız bir bardak çay için çeyrek bardak, kuru civanperçemi için 2 çay kaşığı, kabuk ya da tohum için 2 çay kaşığı tohum 1 çay kaşığı kabuk kullanabilirsiniz. Bu ölçüler 1 bardaklık çay için geçerli. Suyu kaynattıktan sonra içerisine dilediğiniz formda, belirtilen ölçülerde civanperçemi atarak 5 dakika demleyip içebilirsiniz.


Civanperçeminin Sağlığa Faydaları
Avrupa’da popüler bir bitki olan civanperçemi sindirimi hızlandırmak, mide ve adet dönemi kramplarını rahatlatmak, tükürük ve mide asidini arttırmak için kullanılır. Diğer geleneksel kullanım alanları arasında yara ve kanamalarda cilde uygulanması, çay formunda yatıştırıcı etkisiyle kaygı ve uykusuzluğun tedavisinde kullanılmasını sayabiliriz.
Civanperçeminin sağlık üzerine etkileri alanında yeterli sayıda bilimsel araştırma olmamasına karşın iştah kaybı, mide ekşimesi, kas spazmları, kanamalı yaraların tedavisi, terlemeyi arttırmak ve hazımsızlığa karşı kullanılmaktadır.
Civanperçemi Çayının Tarihi
Avrupa ve Asya’nın ılıman bölgelerine özgü civanperçeminin sağlık amaçlı ve yemeklerde kullanımı Truva Savaşına kadar dayanmaktadır. Bu savaşta Yunan mitolojisinden Aşil’in yaralanan askerlerinin tedavisinde civanperçemi kullanılmasını emrettiği çeşitli belgelerde yer almaktadır. Bitkinin en eski kullanım şekillerinden biride diş ağrısı için yapraklarını çiğnemektir.
Civanperçemi Çayının Yan Etkileri
Aster ailesinden bitkilere (krizantem, papatya ve yakubotu) karşı alerjiniz varsa civanperçemine karşı alerjiniz olma olasılığı yüksek. Civanperçemi cildinizi güneş ışınlarına daha duyarlı hale getirebilir bu nedenle hassas bir cildiniz varsa özellikle yaz aylarında kullanmanız tavsiye edilmez. Düşük riskini arttıracağı için hamilelik döneminde kullanılmamalıdır. Emziren anneler için henüz bir araştırma bulunmamakla birlikte içmemeniz daha iyi olacaktır.


Çin Çayının Faydaları

Çin Çayının Faydaları


Çin çayı dendiğinde tek bir çay türünden bahsetmek yanlış olur. Çin çayı, farklı bitkilerin yapraklarının geleneksel Çin yöntemleri kullanılarak işlenmesi ile hazırlanan çayların genel adı olarak kabul edilebilir. Popüler inanışa göre çay M.Ö. 2737 yılında Çin İmparatoru Shennong tarafında çevrede bulunan otların kaynar suya düşmesi sonucu keşfedilmiş. Bu tarihten sonra Çin tarihine ve Çin kültürüne derinden nüfuz eden çay yakacak odun, pirinç, yağ, tuz, soya ve sirke ile birlikte yaşamın yedi temel ihtiyacından biri olarak kabul edilmiş.
Çin çayı; beyaz, yeşil, oolong, kırmızı ve fermente olarak beş ana kategoriye ayrılır. Bunlara ek olarak bazı kaynaklar ana kategoriler arasında sıkıştırılmış ve kokulu çayları da eklemektedir. Tüm bu çaylar Camellia sinensis bitkisinin çeşitlerinden üretilmektedir. Aşağı yukarı Çin’de üretilen çayların tamamı ülke içinde tüketilmektedir ve ihraç edilmemektedir. Çin’de içilen en popüler çay yeşil çaydır.
§                     Yeşil çay sindirimi hızlandırır
§                     Antioksidandır
§                     Kalp sağlığını korur
§                     Beyin fonksiyonlarını geliştirir
§                     Sirke ile karıştırıldığında ishale iyi gelir
§                     Baş ağrısını hafifletir
§                     Baş dönmesine iyi gelir
§                     Kötü kolesterolü düşürür
§                     Kan basıncını düşürür
§                     Damar tıkanıklığını önler
§                     Böbrek fonksiyonlarını geliştirir
§                     Bağışıklık sistemini güçlendirir
§                     Yaşlanmanın etkilerini yavaşlatır
§                     Çeşitli kanser türlerine karşı koruma sağlar
§                     İdrar söktürücüdür
§                     Kasları rahatlatır

Çin Çayı Nasıl Hazırlanır?
Çin çayı olarak adlandırılan farklı çaylar bulunsa da en popüleri yeşil çaydır. Yeşil çay hazırlamak için 2-3 bardaklık kaynamış su içerisine bir avuç yeşil çay yaprağı atarak 2-3 dakika demlenmesini bekleyin. Kaynayan su yeşil çay içindeki tanenlerin hemen salınmasına neden olduğundan uzun süre demlerseniz acı bir tat verebilir.
Çin Çayının Sağlığa Faydaları
Son 20 yılda yüzlerce bilimsel araştırmaya konu olan Çin çayı cilt sağlığını korumaktan sindirim sorunlarına kansere karşı korunmaktan baş ağrısına kadar pek çok sorun için uzmanlar tarafından tavsiye edilmektedir. İçerisinde yaklaşık 300 farklı kimyasal bileşen bulunan Çin çayı (yeşil çay) iyi bir idrar söktürücüdür. Antioksidan özelliği ile kasların gevşemesini sağlar ve toksinlerin vücuttan atılma sürecini hızlandırır. Kırışıklık, cilt lekeleri gibi yaşlanmanın fiziksel etkilerini yavaşlattığı bilinmektedir.
Çin çayı tüketiminin bağışıklık sistemini güçlendirdiğine ve grip gibi mikrop yoluyla bulaşan hastalıklara kaşı koruma sağladığına inanılmaktadır. Böbreklerin daha iyi çalışmasını sağlar. Tansiyonu düşürdüğü yönünde bazı klinik araştırma sonuçları bulunmaktadır.
Çin Çayının Yan Etkileri
Çin çayı çeşitleri genellikle güvenli olarak kabul edilir. Çayı alırken son kullanma tarihinin geçmediğinden emin olun ve eğer taze yapraklar alacaksanız yapraklarının kuruyup kurumadığını kontrol edin. Yeşil çay yapraklarını aktardan aldıysanız demliğe koymadan önce küçük dal parçaları ve diğer yabancı maddelere karşı kontrol edin.
Çin çaylarında kafein bulunmaktadır. Kafein tüketimini kontrol altında tutmak için tükettiğiniz çay miktarını iyi belirlemelisiniz. Çayı daha az kafeinli hazırlamak istiyorsanız yaprakları 1 dakikadan fazla suyun içinde tutmayın.
Bazı araştırmalar Çin çayının (yeşil çay) demir emilimini %25 oranında azalttığı yönünde sonuçlara sahiptir. Demir eksikliği bulunan kişilerin Çin çayı içmesi tavsiye edilmez.
Çin çayı antibiyotikle beraber kullanıldığında baş ağrısı ve çarpıntıya yol açabilir. Kan inceltici ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır.


Elma Sirkesi Mucizesi !

Elma Sirkesi Mucizesi !


Binlerce yıl önce, mahzende unutulan bir şaraptan tesadüf eseri keşfedilen sirkenin, ciltteki lekelerden fazla kilolara, sağlıksız saçlardan varisli damarlara kadar birçok derde deva olduğunu biliyor musunuz?.

Özellikle elma sirkesinin pırıl pırıl saçlar, lekesiz bir cilt ve incecik bir vücuda kavuşmanızda çok önemli katkıları var.

Fersan, size evde kolayca uygulayıp, baharın yorgun cildinizde bir çiçek gibi açmasını sağlayacak önerilerde

bulunuyor. Bugüne kadar sadece sofrada kullanılan elma sirkesini güzelliğiniz için denemediyseniz, şimdi tam zamanı…

* Kepeksiz saçlar: Saçınızı yıkadıktan sonra, son durulama suyuna elma sirkesi ekleyin. Saçlarınızın kepekten arındığını ve parlaklaştığını göreceksiniz.

* Akne tedavisi: Su ile seyreltilmiş elma sirkesi ile yüzünüzü temizleyin ve su ile durulayın. Elma sirkesi cildinizi yumuşattığı gibi, antiseptik özelliği ile akneye neden olan mikropları öldürecektir.

* Ciltteki lekelere dörtte bir litre suya, üç çorba kaşığı elma sirkesi ekleyip, kaynayıncaya kadar ısıtın, ateşi kısın. Başınıza bir örtü örtüp, yüzünüzü buhara tutun. Yarı yarıya sulandırılmış elma sirkesi ile yüzünüzü silin. Haftada iki kez tekrarlayabilirsiniz.

* Varisli damarlara: Bir bezi elma sirkesine batırıp, sıkın. Bezi varisli bölgeye sarın ve 30 dakika bekletin. Bu süre içinde bacaklarınızı yukarı kaldırarak dinlendirin. Sabah-akşam tekrarlayın.

* Zayıflamak için : Bir bardak suya bir-iki kahve kaşığı elma sirkesi ve bir kahve kaşığı bal ekleyip, karıştırın. Uygun bir rejimle birlikte kullanıldığında, düzenli kilo vermenize katkı sağlar.




Böğürtlen Çayının Faydaları


Böğürtlen, Asya, Avrupa, Kuzey ve Güney Amerika’da doğal olarak yetişir. Ahududu ve çilekle yakın akrabadır. 2000 yıldır başta Avrupa olmak üzere farklı kültürlerde çeşitli sağlık sorunlarına karşı kullanılan böğürtlen günümüzde en çok Rusya, Sırbistan, A.B.D, Polonya ve Almanya’da üretilmektedir. Böğürtlen başta sindirim sistemi sorunları olmak üzere kalp sağlığından kansere karşı korunmaya kadar pek çok farklı alanda kullanılmaktadır.
§                     Bağışıklık sistemini güçlendirir
§                     Kalp sağlığını korur
§                     Boğaz ağrısını alır
§                     İshale iyi gelir
§                     Basura iyi gelir
§                     Varis tedavisinde yardımcı olarak kullanılır
§                     Kansere karşı koruma sağlar

Böğürtlen Çayı Nasıl Hazırlanır?
Böğürtlen çayı hazırlamanın pek çok yolu vardır. En popüleri kurutulmuş böğürtlen yapraklarından hazırlananıdır. Kurutulmuş 2 çay kaşığı böğürtlen yaprağını bir bardak çay hazırlamak için kullanabilirsiniz. Suyu kaynattıktan sonra ateşten alın ve böğürtlen yapraklarını atıp 5-10 dakika demlenmesini bekleyin.
İkinci yol ise çayınızı taze böğürtlen ile hazırlamaktadır. Taze böğürtlenleri kaçıkla ezerek suyunu çıkartın. Bu posalı suyu kaynar su içine atın. 10 dakika kadar kaynattıktan sonra posayı süzerek çayınızı içebilirsiniz.

Böğürtlenin Sağlığa Faydaları
Beta hücrelerinin insülin seviyesini yükseltmede etkili antosiyanin yönünden zengin olan böğürtlen diyabet hastalarında kan şekeri seviyesini korumakta yardımcıdır. Michigan State Üniversitesi tarafından yapılan ve “Journal of Agricultural and Food Chemistry” dergisinde yayınlanan klinik araştırmaya göre böğürtlen insülin üretimini %50 oranında arttırarak glikoz düzeyini koruyor.
Böğürtlen gibi çözünebilir lif içeren gıdaların bağışıklık sistemini güçlendirdiği bilinmektedir. “Beyin, Davranış ve Bağışıklık” dergisinde yayınlanan ve Illinois Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma böğürtlenin interleukin-4 adlı protein üretimini arttırıp vücuttaki iltihabı azaltarak bağışıklık sistemini güçlendirdiği yönünde sonuçlara sahiptir.
ABD Tarımsal Araştırma Servisi ve Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü’nün hayvanlar üzerinde yaptığı bir çalışmaya göre böğürtlen ekstresinde bulunan cyaniding-3-glükoz adlı antioksidan kanserli hücrelerin yayılmasını önlüyor. Bu araştırma Journal of Biological Chemistry dergisinde de yayınlandı.
Vitamin ve mineral açısından zengin olan böğürtlenin 100 gramı günlük lif ihtiyacının %21′ini, günlük C vitamini ihtiyacının %35′ini, günlük demir ihtiyacının %3′ünü, günlük A vitamini ihtiyacının %4′ünü, günlük kalsiyum ihtiyacının ise %3′ünü tek başına karşılar. Ayrıca içinde vücut için önemli E vitamini, K vitamini, niasin, magnezyum, fosfor, çinko, bakır, manganez ve potasyum bulunmaktadır.
Böğürtlen Çayının Yan Etkileri
Böğürtlen çayı ishale karşı etkili bir çözüm olmakla birlikte fazla miktarda tüketilmesi mide rahatsızlıklarına, mide bulantısına ve kusmaya neden olabilir. Tanen içeren böğürtlen çayı uzun süreli tüketimde karaciğer hasarına neden olabilir. Karaciğer hastalığı bulunan kişilerin böğürtlen çayı içmemesi gerekir.
Böğürtlen içerisinde bulunan tanenler aynı zamanda kalsiyum ve demirin vücut tarafından emilimini azaltabilir. Çayınıza limon katarak demiri, süt katarak kalsiyumu dengeleyebilirsiniz. Yine de kemik sağlığını korumak adına böğürtlen çayını tavsiye edilen sürelerde ve tavsiye edilen dozajda tüketmelisiniz.
Gebelikte ve emzirme dönemindeki yan etkileri bilinmediğinden kullanmadan önce doktorunuza danışmalısınız.


Biberiye Çayının Faydaları


Yaprak dökmeyen küçük bir ağaca benzeyen biberiye bitkisi çam kokusuna benzer kokusuyla başta balık ve et yemekleri olmak üzere mutfaklarda pek çok yemeğe lezzet vermek amacıyla baharat olarak tüketilmekte. Yıl boyu bulunabilen taze biberiye nanenin de dahil olduğu “Labiatae” ailesindendir. Yaprak dökmeyen çalı şeklinde bir görünüme sahip olan bitki çam ağacı benzeri yapraklara sahiptir. Biberiye bitkisi en çok hazımsızlık ve kabızlık gibi sindirim sistemi rahatsızlıklarında ve hafızayı güçlendirmek için tavsiye edilmektedir.
§                     Hafızayı güçlendirir
§                     Konsantrasyonu arttırır
§                     Hazımsızlığı giderir
§                     Kabızlığı giderir
§                     Toksinlerin vücuttan atılmasını hızlandırır
§                     Bağışıklık sistemini güçlendirir
§                     Kan dolaşımını arttırır
§                     Beyin ve kalp gibi hayati organlara daha fazla oksijen taşınmasını sağlar
§                     Baş ağrısı ve migren ağrılarını hafifletir
§                     Stresi azaltmaya yardımcı olur

Biberiye Çayı Nasıl Hazırlanır?
Biberiyeyi pek çok farklı yöntemlerle tüketmek mümkün ve bunların arasında hazırlanışı en kolay olanlardan biride biberiye çayı. Biberiye içinde bulunan antioksidanlar ve vitaminlerden faydalanmak için 1 çay kaşığı kurutulmuş biberiye yaprağını bir fincan suya atıp kaynatmanız yeterli. Daha iyi demlenmesi için 10 dakika kadar kaynattıktan sonra ateşin üzerinden alın ve demliğin kapağı kapalı halde 10 dakika kadar bekletin. Tatlandırmak için organik bal kullanabilirsiniz. Günde 2 bardak biberiye çayı hazımsızlık veya kabızlığa kısa sürede çözüm olacaktır.

Biberiyenin Sağlığa Faydaları
Tazelik ve canlılık veren mükemmel kokusuyla biberiye daha çok güzel yemeklerle birlikte anılsa da pek çok farklı kültürde binlerce yıldır sağlığa olan faydaları nedeniyle de kullanılmakta. Biberiyenin faydaları arasında ilk sırada bağışıklık sistemini güçlendirmesi, kan dolaşımını hızlandırması, iltihap önlemesi ve astım belirtilerini hafifletmesi gösteriliyor.
Kan dolaşımını hızlandırmasının yanı sıra beyne ve kalbe giden kanı arttırarak başta hafıza ve damar tıkanıklığı sorunları olmak üzere bu iki organa ait rahatsızlıkların engellenmesinde kullanılıyor.
Biberiyenin Tarihi
Anavatanı Akdeniz olan biberiye sağlığa faydaları geniş çaplı olarak öğrenildikten sonra Avrupa’nın büyük bölümünde ve Amerika kıtasında yetiştirilmeye başlandı. Bu popülerliği kazanmasının başlıca nedeni hafızayı geliştirmeye yönelik olarak kullanılması. Hala en çok ve geleneksel olarak hafızayı güçlendirmek için kullanılmakta. Antik Yunan’da öğrenciler sınavlarda daha başarılı olabilmek için biberiye çayından faydalanmış. Eskiden Büyük Britanya’da ise biberiye bitkisi sadakatin bir sembolü olarak düğünlerde, dekorasyonda ve hediyelik eşyalarda kullanılmış.
Biberiye yağı ilk olarak 14. yy’da Macaristan’da zamanın kraliçesi için parfüm hazırlanmak için üretilmiş. Bitki 16. ve 17. yüzyıllarda sindirim sistemi sorunlarının tedavisinde kullanılmaya başlanmış ve popülerliğini bu yüzyıllarda arttırmış.
Modern zamanlarda ise biberiye geleneksel olarak kullanılan şifalı bir bitki olma özelliğinin yanı sıra bunları destekleyecek bilimsel araştırmalarında konusu olmaya devam ediyor.
Biberiye Nasıl Seçilir Ve Saklanır?
Biberiye satın alırken tavsiyemiz her zaman kurutulmuş olan yerine verdiği tat ve kokusu daha güçlü olan taze biberiye almanız. Taze biberiye adaçayı yeşiline benzer bir renkte olmalı ve üzerinde sarı veya beyaz noktacıklar bulunmamalı.
Biberiyeyi marketlerde çeşitli markalarda paketlenmiş olarak bulabilirsiniz. Ancak size yakın bir aktardan ya da pazardan almanız daha iyi olabilir. Çünkü aktar veya pazarlarda organik olarak yetiştirilmiş ve kurutulmuş biberiye bulma ihtimaliniz daha yüksek. Organik biberiye yetiştirilirken sağlığa zararlı kimyasal haşere öldürücüler kullanılmaz.
Taze biberiye buzdolabında, paketli ya da hafif nemli bir havluya sarılı halde saklanabilir. Daha uzun süre dayanmasını isterseniz (6-8 ay kadar) saplarıyla birlikte sığacağı büyüklükte bir kaba koyup üzerine su ekleyerek buzluğa atabilirsiniz. Kurutulmuş biberiye ise loş, serin ve kuru bir ortamda 6 aya kadar tazeliğini korur. Kurutulmuş biberiyeyi ağzı kapalı bir kapta muhafaza edin.
Biberiye Çayının Yan Etkileri
Biberiye alerjiye neden olan bitkiler arasında yer almamaktadır ancak gebelik ve emzirme gibi hassas dönemlerde kullanılmadan önce bir doktora başvurulması gerekir. Kolit, mide ülseri gibi kanamalı hastalıkları bulunanların ve yüksek tansiyonu olanların biberiye çayı içmemesi gerekir.


Şair Uzman Jandarmadan İkinci Şiir. (Hak arayışı Uzman Jandarmayı Şair Yaptı)

Türkiye cumhuriyeti sınırları içerisinde uzman jandarmalarla ilgili haberleri  okumayan kalmamıştır muhtemelen. Astsubaylarla ...