2 Eylül 2011 Cuma

İslamda Komşuluk İlişkileri ve Komşu Hakları




وَاعْبُدُوا اللَّهَ وَلَا تُشْرِكُوا بِهِ شَيًْا وَبِالْوَالِدَيْنِ اِحْسَانًا وَبِذِى الْقُرْبَى وَالْيَتَامَى وَالْمَسَاكِينِ وَالْجَارِ ذِى الْقُرْبَى وَالْجَارِ الْجُنُبِ وَالصَّاحِبِ بِالْجَنْبِ وَابْنِ السَّبِيلِ وَمَا مَلَكَتْ اَيْمَانُكُمْ اِنَّ اللَّهَ لَا يُحِبُّ مَنْ كَانَ مُخْتَالًا فَخُورًا

Muhterem Mü’minler!
Komşuluk, toplum hayatımızda yeri ve önemi inkâr edilemeyen ictimâî bir müessesedir ve insanların toplum halinde yaşamalarının zarûrî bir neticesidir. İnsan sosyal bir varlık olduğuna, bu sebeple tek başına yaşayamayacağına göre etrafında komşuların olması kaçınılmazdır.

Muhterem müminler !
Sosyal hayatın aileden sonraki halkasını komşular oluşturur. Köyde, kentte, tarlada, bahçe de, iş yerinde bize en yakın çevremiz komşularımızdır. Bu sebeple yüce dinimiz komşuluk ilişkilerine büyük önem vermiştir. Yüce Allah buyuruyor ki;”Allah’a ibadet edin ve ona hiçbir şeyi ortak koşmayın. Anaya, babaya, akrabaya, yetimlere, yoksulara, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolcuya elinizin altındakilere iyilik edin. Şüphesiz Allah kibirlenen ve övünen kimseleri sevmez.”2
Peygamberimiz (s.a.v.) de: “Cebrail, bana durmadan komşuya iyilik yapmayı tavsiye etti. Bu sıkı tavsiyeden, komşuyu komşuya varis kılacağını zannettim.” 3 buyurmuştur.

Aziz Müminler!
Komşuluk ilişkileri, dinimizin üzerinde titizlikle durduğu bir konudur. Bu itibarla, iyilik ve ikramda bulunmak, selamlaşmak, hasta ziyaretlerine gitmek, yardımlarına koşmak, sevinçlerini ve kederlerini paylaşmak, hediyeleşmek, düğün ve cenazelerine iştirak etmek, baş sağlığı dilemek, zarar verecek hareketlerden sakınmak, ayıp ve kusurlarını araştırmamak, ihtiyaçlarını gidermeye çalışmak, komşularımıza karşı başlıca görevlerimizdir.
Yıllardır aynı binada yaşadıkları halde bir biri ile tanışmayan, komşuluk ilişkilerine girmeyen nice insanların, ailelerin varlığına şahit oluyoruz. Kalabalıklar içinde yalnız olmak, yabancı olmak gibi, merdivende karşılaştığımız bir apartman komşumuza vereceğimiz bir selam göstereceğimiz bir güler yüz, samimi bir hal-hatır sormak da kapı komşumuza bir ihtiyacının olup olmadığını sormak, hatta pişirilen yemekten bir tabak ikram edivermek komşular arasında oluşacak sıkı bağların ilk adımını oluşturabilir. Dinimizde bu tür davranışlar sadaka kapsamında değerlendirilmiştir.

Komşuluk Hakki - Dinimizde Komşuluk Hakki ve Önemi - Komşuluk Hakki Nedir

Yüce dinimiz İslamiyet'e göre komşunun komşu üzerinde hakları vardır Buna komşuluk hakkı diyoruz Dinimiz komşuluk hakkı üzerinde çok durmuştur Hz Aişe R Anha'dan rivayet edilen hadis-i şerifte Rasülullah (SAV):
"Cibril bana komşu hakkını o kadar çok tavsiye etti ki, neredeyse komşuyu komşuya vâris kılacak zannettim"

Demek ki, komşu hakkı o kadar büyük ki, Cebrâil (as) defalarca Peygamber Efendimiz'e gelip komşu hakkının öneminden bahsetmiştir

Hadisteki, "Komşuyu komşuya mirasçı kılacak zannettim" ifadesi komşunun komşusu üzerindeki hakkını açıklamak için getirilmiştir Çünkü İslam'ın ilk yıllarında kardeşlik ahdi de mirasçı olmayı gerektiriyordu Sonraları bu kaldırılarak mirasın sebepleri olarak, soy yakınlığı, nikâhtan dolayı yakınlık ve velâ akdi yürürlükte bırakılmıştır

Hadis, komşu hakkının yüceliğine, onunla yardımlaşma ve güzelce ikramda bulunmanın gerekliliğine, komşuya zarar vermemeye, hastalanınca ziyaret etmeye, sevinçli ve kederli günlerinde yanlarında bulunmaya işaret etmektedir

"Komşunun komşularıyla geçiminin edep ve erkânı kırktır" demişlerdir

1 Kişinin kendi evine bitişik olanlarla, karşısında bulunup da kapıları görünenlerden kırk eve kadar      oturanlar, -zımmî (hıristiyan vatandaş) da olsalar- komşularıdır Bunlara, iyilik etmek ve gerçekten akrabalarmış gibi güzel davranmaktır
2 Komşunun ev halkına, kötülük etmeyip, onların namusunu korumaktır
3 Komşuya gelip gidene uzun uzun bakıp, rahatsız etmemektir
4 Komşusu açken, kendi tok yatmamaktır
5 Komşuyu el veya diliyle incitmekten sakınmaktır
6 Komşunun evine, penceresinden, duvarından izinsiz bakmamaktır
7 Komşularına azdan çoktan -zımmî de olsa- hediye vermekti
8 "Komşu çanağı" göndermektir Yani kokusu duyulacak bir yemek pişirildiğinde, bitişik komşuya hediye etmektir
9 Satın aldığı meyveden, rastladığı komşusuna hediye etmektir
10 Komşuları borç isterse, vermektir
11 Komşuları muhtaç kaldıysa, ihtiyaçlarını gidermektir
12 Komşusunu bayramlarda ziyaret etmektir
13 Komşunun hayvanlarına taş atmamaktır
14 Komşunun çocuklarını, kendininkilere dövdürüp sövdürmemektir
15 Komşuların izni olmadan, kendi binasını, onlarınkinden yüksek ve önlerini kapayacak şekilde yaptırmamaktır
16 Komşularını, kendi taraflarından, duvara ağaç kakmaktan menetmektir
17 Komşularına, kendi oluklarının akıntısıyla veya yolunun toprak kazıntısı ve kar kürün tüsüyle rahatsız vermemektir
18 Komşuların sırlarını ve ayıplarını soruşturmamaktır
19 Komşuların hallerini ve işlerini başkalarına söylemektir
20 Komşularına yolda rastladıkça ilk önce selâm vermektir
21 Komşularla konuşurken lâfı uzatmayıp, lüzumu kadar konuşmaktır
22 Komşularından su, tuz ve ateş gibi zarurî maddeleri esirgemeyip vermektir
23 Komşuların hediyesini, az da olsa kabul edip, çok bilmektir
24 Komşuların ayıplarını örtmektir
25 Komşularına dert ortağı olmaktır
26 Komşularından izin almadan evini yabancıya satmamaktır
27 Komşusu bir yerden dönünce ziyaret etmektir
28 Komşularını kederli günlerinde teselli etmektir
29 Komşuları tarafından davet olununca, kabul edip gitmektir
30 Komşuları tarafından davet olununca, kabul edip gitmektir
31 Komşusu bir şey isteyince memnuniyetle vermektir
32 Komşusu bir kusur işleyince, af ederek, sevgi uyandırmaktır
33 Komşuları hasta olunca ziyaret etmektir
34 Komşulardan biri vefat edince, cenazesinde hazır bulunmaktır
35 Komşuların yetimlerini himâye etmektir
36 Komşularıyla buluşunca, güleç yüzlü olup, tatlı söz söylemektir
37 Komşuların kendisine nasıl davranmasını istiyorsa, onlara öyle muamele etmektir
38 Başkalarından gelse tahammül edemeyeceği eziyete, komşusundan gelince tahammül etmektir
39 Komşulardan kabalık edenlere aldırmamaktır
40 Komşulardan sert söyleyenlere, mülâyim davranmaktır

Yolda kalmışların hakı ise, onların muhtaç olduğu kadar, yardımcı olmaya çalışmaktır
Komşu hakkı önemlidir. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Allah’a ve kıyamete inanan, komşusuna iyilik etsin!) [Buhari]

(Evinizde pişen yemekten, komşunuzun hakkını verin.) [Şir’a]

(Komşusu aç iken tok yatan, [gerçek] mümin değildir.) [Buhari]

(Komşuya da, ana-babaya hürmet eder gibi hürmet etmek gerekir.) [Şir’a]

(Güzel komşuluk et ki, hakiki mümin olasın.) [Tirmizi]

(Komşunun miras hakkı gibi hakkı vardır, o da komşuluk hakkıdır. Eğer müslüman ise sende iki hakkı vardır: Biri komşuluk hakkı, biri de Müslümanlık hakkı.) [İslam Ahlakı]

(Komşu üç türlüdür: Bir hakkı olan, iki hakkı olan üç hakkı olan komşu. Bir hakkı olan, akraba olmayan gayri müslim komşudur. İki hakkı olan komşu, Müslüman olan komşudur ki, onun hem Müslümanlık, hem de komşuluk hakkı vardır. Üçüncü hakkı olan komşu ise, akraba olan Müslüman komşudur. Bunun hem Müslümanlık, hem akrabalık, hem de komşuluk hakkı vardır.) [Ebu Nuaym]

(Komşusuna üzen, beni üzmüş olur. Bana eziyet eden Allah’a eziyet etmiş olur. Komşusu ile dövüşen, benimle dövüşmüş olur. Benimle dövüşen Allah ile dövüşmüş olur.) [Ebu Nuaym]

(Namaz kılan, oruç tutan, sadaka veren, fakat dili ile komşularını inciten nice kimseler vardır ki, gidecekleri yer Cehennemdir.) [Hakim]

Komşuya emr-i maruf yapmamak önemli bir kul hakkıdır. Mesela, alkollü içkilerin, açık gezmenin haram olduğunu, güler yüz ve tatlı dil ile komşularına anlatmalı. Komşularının günah işlediklerini görüp de, bana ne diyerek evine çekilen, uygun bir şekilde onlara nasihat etmeyen ve kendileri ile görüşmeyen, onların Cehennemden kurtulması için yardım etmeyen mesul olacaktır. Komşuları böyle bir kimseyi, kıyamette Allahü teâlâya şikayet edeceklerdir.

Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Nice kimse, kıyamette komşusunun yakasına yapışıp "Ya Rabbi, buna, niçin kapısını bana kapattığını sor. Niçin elindeki nimetlerden bana da vermedi" diyecektir.) [İsfehani]

(Komşun yardım isterse yardım et. Borç isterse ver. Fakir ise gözet. Hastalanırsa ziyaret et. İyi şeylerini tebrik et, felaketlerinde sabır dile. Ölünce cenazesine git.) [Harâiti]

Kötü komşu
Müslüman, komşunun sıkıntılarına da katlanır. Ona zararı dokunmaz. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Komşusu kötülüğünden emin olmayan kimse, [kâmil] mümin değildir.) [Buhari]

(Allah’a ve ahirete inanan, komşusunu incitmesin!) [Buhari]

(Allah ve Resulünü seven, bunların da kendisini sevmesini isteyen, konuşunca doğru söylesin, emanete riayet etsin ve komşusu ile iyi geçinsin!) [Beyheki]

(Komşusu, şerrinden emin olmayan kimse, iman etmemiştir.) [Bezzar]

(Kötü komşu, gördüğü iyiliği gizler, kötülüğü de yayar.) [Taberani]

(Komşunun köpeğini döven, sahibini incitmiş olur.) [İ. Gazali]

(Sıkıntıya düşen komşusuna yardım edene, sıkıntısını giderene, kıyamette en kıymetli elbiseler giydirilir.) [Şir’a]

(Komşu hakkı dört taraftan kırk evdir.) [İ.Hibban]

(Kendisinin iyi mi, kötü mü olduğunu anlamak isteyen kimse, salih komşularının kendisi hakkında ne dediklerini öğrensin! "iyi" diyorlarsa, Allah indinde iyi olduğunu anlasın!) [İbni Mace]

Evet, salih komşularımız, bize iyi birisi diyorlar mı?
Her müslümanın, bilhassa yeni evlilerin, haramlardan sakınan, ibadet yapan salih müslümanlar arasında ev araması gerekir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ev satın almadan önce, komşuların nasıl olduklarını araştırın! Yola çıkmadan önce, yol arkadaşınızı seçin!) [Şir’a]

İyi komşu
İyi komşu, sadece komşularına zarar vermeyen değil, onlardan gelecek zararlara ve sıkıntılara da katlanandır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Malına veya çoluk çocuğuna zarar verir korkusu ile komşusuna kapısını kapatan, onunla görüşmeyi kesen [hakiki] mümin değildir.) [Harâiti]

(İnsanların arasına karışıp da, onlardan gelen sıkıntılara sabreden mümin, kenara çekilip onlardan gelecek sıkıntılara sabretmek sevabından mahrum kalan müminden daha iyidir.) [Tirmizi, İ. Mace, İ. Ahmed, Beyheki]

(Allah indinde komşuların iyisi komşularına faydalı olandır.) [Hakim]

(Cebrail aleyhisselam, komşu hakkının öneminden o kadar bahsetti ki, komşuyu komşuya mirasçı kılacak zannettim.) [Buhari]

Bir kimse, komşusundan ne bekliyorsa, komşusuna da aynı şeyleri yapmalıdır! Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allah’a yemin ederim ki, bir kimse, kendisi için sevdiği şeyi, komşusu veya arkadaşı için sevmedikçe iman etmiş olmaz.) [Müslim]

İyi komşu bir nimettir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Şunlar Müslüman için saadettir: Saliha hanım, iyi komşu, geniş ev ve uygun binek.) [Hakim]

(Bir salih müslümanın hürmetine, komşulara gelecek yüzlerce bela önlenir.) [Taberani]

(İki kişi, ölen komşusu için, “Biz bunu iyi biliyoruz” derse, o kul öyle olmasa da, Allahü teâlâ meleklere buyurur ki: İki komşunun şahitliğini kabul edin ve ölenin ilmimdeki durumuna bakmayın!) [İ.Neccar]

(İyi komşuluk, ülkeleri mamur eder ve ömrü uzatır.) [İ. Ahmed]

(İyi komşu, komşusunu Cennete sokar.) [Deylemi]

Komşuyu üzmekten sakınmalıdır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Komşusuna eziyet eden, bana eziyet etmiş olur.) [Ebuşşeyh]

(Komşusuna eza edeni Allahü teâlâ sevmez.) [Deylemi]

(Komşusu şerrinden emin olmayan, [gerçek] mümin olamaz.) [Buhari]

(Kötü komşuya kıyamette Allahü teâlâ rahmetle nazar etmez.) [Deylemi]

(Allahü teâlâ komşusunun kötülüğüne, ölene kadar sabreden kişiyi sever.) [Hatib]

(Eza eden komşuya sabredeni Allah sever.) [Hakim]

(Allah ve Resulünün sizi sevmesi için, emanete riayet edin, doğru konuşun, komşunuzu üzmeyin ve ona iyi muamele edin.) [Taberani]

Sual: Bizimle aynı varlıkta komşu bir hanım var. Evimizde un, şeker, yağ gibi gıda maddesi veya herhangi bir kitap, bir alet görse, ödünç olarak, ariyet olarak ister. Getirme huyu da yoktur. Hani maddi durumları kötü olsa, varsın getirmesin diyeyim. Bizden aşağı tarafları yok. Beyim, "Ne isterse istesin hiçbir şey vermemeli!" diyor. Komşu hakkından korkuyorum. Vermesem günah olur mu? Komşumun her gördüğünü istemesi ve aldığını getirmemesi günah değil midir? Bu komşu, sadece bizden değil, başkalarından da böyle şeyler istiyormuş.
CEVAP
Beyiniz, sizin malınızı, siz de beyinizin malını izinsiz harcayamazsınız. İzinsiz harcamak, başkasına vermek günah olur. Komşu gelince, "Beyim razı olmuyor. Ondan izinsiz bir şey vermem günahmış" derseniz, o da bir daha bir şey isteyemez. Ondan bundan bir şey istemek doğru değildir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(İnsanlardan bir şey istemeyin, velev ki bir misvakı bir defa kullanmak için de olsa.) [Bezzar]

Ödünç veya borç alıp da vermemek günahtır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Aldığı borcu ödemek istemeyenlere Allahü teâlâ, kıyamette "Bu kimsenin hakkını sizde bırakacağımı mı zannettiniz?" buyurarak o kimsenin iyi amellerini alıp diğerine verir. Eğer borcunu vermeyenin iyi ameli yoksa, borç verenin kötü amellerini, günahlarını borçluya yükler.) [Taberani]

Bir kimseye zarar vermek, kalbini kırmak kötüdür. Fakat komşuya zarar vermek, onu incitmek daha kötüdür. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Komşusu, zararından emin olmayan kimse, Allah’a iman etmiş sayılmaz.) [Bezzar] [Yani bu kimse kâmil mümin değildir.]

Komşu kötü de olsa, ona elden gelen iyiliği yapmaya çalışmalıdır!
Müslüman, komşunun sıkıntılarına da katlanır. Ona zararı dokunmaz.

Sual: Gittiğim yerlerde çeşitli sebeplerden dolayı bazı bahaneler bularak yapılan ikramları kabul etmiyorum. Günah oluyor mu?
CEVAP
Meşru bir mazeretiniz yoksa, yiyip içilmesi haram olmayan ikramı reddetmek uygun değildir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Bir kimseye bir arkadaşı ikramda bulunursa, onu kabul etsin! Çünkü o Allahü teâlânın ikramıdır. Allah’ın ikramını da reddetmeyin!) [Ebu Nuaym]

(Arkadaşının evine gelip de, önüne konulanı yememek cefadır.) [Deylemi]
İslam'da Komşuluk İlişkilerinin Önemi..

Komşu tabiri, birbirine bitişik veya yakın yerlerde yaşayanlar için kullanılır.Komşu olmanın doğurduğu birtakım hak ve görevlerin yanı sıra bunların sağlandığı bir ilişkiler düzeni bulunmaktadır. Bunlara genel olarak komşuluk veya komşuluk ilişkileri denilir.Komşuluk ilişkileri özellikle köy ve kasaba gibi kü-çük yerleşim bölgelerinde sosyal dayanışma açısından önemli olduğu gibi, ailelerin huzur ve güven içinde yaşamaları açısından da önemlidir. İyi komşuluk ilişki-leri mutluluk ve sevincin paylaşılmasında, sıkıntı ve kederin göğüslenmesinde ayrı bir öneme sahip olduğundan fert ve ailelere toplum içinde destek olur. Dolayısıyla sosyal bünyeyi güçlendirir. Kötü komşuluk ilişkileri de sürekli rahatsızlık, güvensizlik ve yalnızlık hissi uyandırır. Kültürümüzdeki süzülmüş bir anlayışın ifadesi olan, “Ev alma, komşu al” özdeyişi, komşuluk ilişkilerinin her iki yönü açısından da son derece isabetli bir tesbiti dile getirmektedir. Yine dilimizdeki “Komşu komşunun külüne muhtaçtır”, “Komşuda pişer, bize de düşer” gibi özdeyişler ve sık gelip gitmeleri anlatmak üzere, “komşu kapısına çevirmek” ve benzeri deyimler, komşuluk ilişkilerinin anlamını ve boyutlarını göstermek bakımından önemlidir.
Sosyal dayanışma ve yardımlaşma açısından insana ai-leden sonra en yakın sosyal çevreyi komşular teşkil ettiği içindir ki, gerek Kur’an ve gerekse hadislerde komşuluk ilişkilerine titizlikle değinilmiştir. Bir âyette ana baba ve yakın akrabalardan sonra, yakın ve uzak komşuya iyilik etmek, iyi davranmak tavsiye edil-mektedir (en-Nisâ 4/36). Peygamberimiz komşuluk hakları konusunda kendisine yapılan sıkı tavsiyeleri anlatmak ve komşuluk hukukuna dikkat çekmek maksadıyla, “Cebrâil bana komşu hakları konusunda öyle hükümler getirdi ki, bu gidiş-le her halde komşu komşuya vâris kılınır diye düşündüm” (Buhârî, “Edeb”, 123) demiştir. Peygamberimiz’in, “Komşu-su elinden, dilinden emin olmayan kişi mümin sayılmaz” (Buhârî, “Edeb”, 29) sözü, komşuluk ilişkisinin önemini ve ne kadar hassas bir konu olduğunu açık bir şekilde göstermektedir. Yine Resûlullah’ın “Allah’a ve âhiret gününe inanan kimse komşusuna ikramda bulunsun” (Buhârî, “Edeb”, 31) gibi sözleri de bu bağlamda değerlendirile-bilir.Resûl-i Ekrem komşuluk ilişkilerinde nasıl davranmak gerektiğine ilişkin olarak şu hususlara dikkat çekmiş-tir: 1. Hastalandığında geçmiş olsun ziyaretine gitmek. 2. Öldüğünde cenazesinin kaldırılmasında bulunmak. 3. Borç istediğinde vermek. 4. Darda kaldığında yardımına koşmak. 5. Bir nimete kavuştuğunda tebrik etmek. 6. Başına bir musibet geldiğinde teselli etmek. 7. Evi onun rüzgârını (güneşini, manzarasını) engelleyecek şekilde yüksek yapmamak. 8. Ne pişirdiğini ona belli etmemek, belli ederse pişirdiğinden ona da vermek (Mecma‘u’z-zevâ’id, VIII, 168-170). Hz. Peygamber’in bu tavsiyesi komşuluk ilişkilerine oldukça kuşatıcı bir çerçeve çiz-mekle birlikte, komşunun komşu üzerindeki bütün hakları-nı saymayı değil belki önemli olanlarına örnek kabilin-den işaret etmeyi amaçlar. Bu itibarla bir müslümanın, din ve dindarlık farkı, kültür ve bölge farkı gözetmek-sizin bütün komşularıyla iyi ilişki içinde olması, İs-lâm’ın yardımlaşma, dayanışma, zarar vermeme, küs durma-ma ilkeleri doğrultusunda hareket etmesi, bu konudaki örf ve âdeti ihmal etmemesi gerekir.Günümüzde hızlı şehirleşmenin, şehir yapılaşmasının ve değişen iş hayatının komşuluk ilişkilerini olumsuz yönde etkilediği görülmektedir. Aynı apartmanda yaşadık-ları halde yardımlaşma, dayanışma bir tarafa tanışmayan, konuşmayan insanlar bulunmaktadır. Apartman hayatına, değişen iş hayatına uygun ilişki biçimlerinin oluşması, buna fizikî anlamda imkân sağlayacak çözümlerin araştı-rılması beklenmektedir. Komşuluk ilişkilerinin müsbet yönleri hakkıyla gerçekleştirilemese de, hiç değilse olumsuz yönlerinden kaçınmak mümkündür. Bunun için kom-şuları rahatsız edecek davranışlardan, evin içinde bile olsa yüksek sesle konuşmaktan, televizyon, teyp gibi cihazların sesini yükseltmekten ve ne türlü olursa olsun gürültü yapmaktan kaçınmak gerekir. Allah katında da kul katında da hakkında komşularının iyi şahitlik yaptığı bir kişi olmaya çalışmak yeterlidir.

Komşuluk



Muhterem müminler!
Komşular bir aile ferdi sayılmalıdır, sayılır da. Bir birlerinin namuslarını, mallarını kendi namus ve malları gibi korumalı, yardımlaşmayı ve ziyaretleşmeyi kesinlikle ihmal etmemelidirler. Kırgınlık, dargınlık asla hoş görülmeyecek şeylerdendir. Komşular arasında bazı problemler olacak olsa bile olgunluk içinde halledilmeye çalışılmalıdır. Komşularımızın dedikodusunu yapmak, kabahat ve kusurlarını araştırmak dinimizce yasaklanmıştır. Kıskançlık yapmamak, kabahat ve kusurları örtüp görmezlikten gelmek, affetmek dinimizin güzelliklerindendir. Güzel komşu bulmak için güzel komşu olmak gerekir. Ne mutlu komşularıyla iyi ilişkiler içinde bulunanlara.

1-Nisa Suresi Ayet 4/36
2-Nisa Suresi Ayet 4/36
3-Riyazüssalihin Cilt-1, Sayfa 340 Hadis No:301

Ergenekon operasyonları OYAK'a uzanacak..!



MİT'in Orta Asya masa şefi Kaşif Kozinoğlu'na savcılıkta OYAK ile ilgili sorular yöneltilmesi; Ankara kulislerinde konuşulan "OYAK'a operasyon kapıda" bilgilerini doğruladı. Kulislerde bir süredir, "Ergenekon operasyonları OYAK'a uzanacak" fısıltıları dolaşıyordu. Zaman Gazetesi'nin 30-03-11 tarihli manşeti de, MİT'çi Mehmet Eymür'ün ateşlediği fişeği "OYAK"a yöneltti.
Zaman gazetesi, Ergenekon tutuklusu MİT mensubu Kaşif Kozinoğlu’nu ODATV'ye "TSK ve MİT'e ait belgelerini sızdırmakla" suçladı. Bu suçlama yeni değil. Ancak, haberin satır arasında OYAK hedef alındığı için yeniden gündeme geliyor. 
Haberde; Ergenekon savcılarının Kozinoğlu’na, OYAK Genel Müdürü Coşkun Ulusoy’la yaptığı telefon görüşmelerini sorduğu belirtiliyor. OYAK Genel Müdürü'nün, telefondaki Kaşif Kozinoğlu'na; “biz yıllarca asın kesin dedik” yanıtını verdiği iddia ediliyor. 
Zaman'ın manşeti, bir süredir Ankara kulislerinde konuşulan "Ergenekon operasyonları OYAK'a uzanacak" bilgilerini doğruluyor. Yeni Çağ gazetesi Ankara Temsilci Sabahattin Önkibar da operasyon merkezinin; "OYAK ile ilgili sahte belgeler servis ederek, TSK'nın yolsuzluk iddiaları üzerinden yıpratılacağını" yazmıştı.
Savcılığın yakın zamanda OYAK'a yönelik kapsamlı bir operasyon yapması bekleniyor.  
OYAK'a yönelik psikolojik savaşın ilk fişeğini de MİT'çi Mehmet Eymür ateşlemişti. 
Sadece OYAK değil, Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı, Mehmetçik Vakfı gibi TSK bünyesindeki vakıf ve kuruluşlarla ilgili de kampanya yürütülüyor..
Hedefe alınan diğer kuruluşlar ise; Türk Ordusu'nun savunma ihtiyaçlarını karşılayan ASELSAN ve Makine Kimya Endüstrisi Kurumu.


1 Eylül 2011 Perşembe

Seytanin Namazi bozdurmak icin yaptiklari





Kul namaz kilmak isteyince, ona vesvese veririm.
Henüz vakit var, mesgulsün, isini bitir, sonra kilarsin, derim

Namazini geciktiremezsem, insan seytanlarindan birini yollarim ve namazini geciktiririm

Onu da yapamazsam, o kula namazda musallat olurum. - Saga bak, sola bak, - derim, Bakinca da yüzünü oksar, alnindan öperim.

Sonra da „namazin bozuldu" diye vesvese verir namazdan cikaririm

Saga sola baktiramazsam, yalniz basina namaz kildiginda yanina giderim.

Cabuk kilmasini emrederim. Horozun yem yedigi gibi cabukca kildiririm
Bunu da yaptiramazsam, cemaâtle namaz kilarken, basina bir gem takarim vebasini imamdan önce secde ve rükûya gotürürüm ve namazini bozarim.
ALLAH (c.c.) ise böylelerini kiyâmette esek basli olarak hasreder, diyor

Bunu da yaptiramazsam, namazda parmaklarini cikirdatmasini emrederim.
Böylece beni tesbih eder

Miskinlere, zavallilara giderim, namazi birakmalarini emrederim.
-Namaz size göre degil, siz rizkiniza bakin, isinizde calisin derim
Hastalara giderim, hastaya zorluk yoktur, iyi olunca kilarsin derim.
Hattâ, hastayi isyân ettirir, küfre bile sokarim


Kapımıza gelen her kim ki nefsini şeytandan ve firavundan aşağı bilmezse bizden birşey alamaz"
Şah-ı Nakşibend Hz.leri (K.S.A)

Türk kılıcı paslanmadı,paslanan şey başkadır.Umarım ki biraz himmet onu yine parlatır...

30 Ağustos 2011 Salı

İnternette Filtre Test Yayınına Başlıyor



Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) “Güvenli İnternet Hizmeti” adını verdiği filtreleme uygulamasının test yayını bugün başlıyor. Tartışmalara neden olan internette filtre uygulaması bugün test yayınına başlıyor. Hizmetten yaralanmak istemeyenlerin mevcut durumu ise devam edecek.

Kamuoyunda tartışmalara ve protestolara neden olan uygulama tercihe bağlı olacak. İnternet servis sağlayıcıları, bu hizmeti tercih eden abonelere, ''çocuk'' ve ''aile'' profili olmak üzere iki farklı profil şeklinde sunacak.
Aboneler, buna yönelik taleplerini hizmet aldığı işletmeciye abonelik sözleşmesinin imzalanması sırasında, çağrı merkezi veya internet sitesi aracılığıyla bildirebilecek ve bu hizmeti ücretsiz sunacak.


İnternet servis sağlayıcıları tarafından abonelere verilecek kullanıcı adı ve şifre ile Profil Düzenleme İnternet Sayfası'ndan profiller arasında geçiş yapılabilecek veya ''hizmet'' devre dışı bırakılabilecek.

Profilleri nedeniyle engellenen internet sitelerine erişmek isteyen aboneler, işletmeciler tarafından tasarlanacak olan Uyarıcı ve Bilgilendirici İnternet Sayfası'na yönlendirilecek.

Güvenli İnternet Hizmetinin kapsamında engellenen internet sitelerinin listelerinin oluşturulmasına ilişkin kriterler, Güvenli İnternet Hizmeti Çalışma Kurulu tarafından tespit edilecek.

SİTELERİN KADERİ 11 KİŞİNİN ELİNDE
Kurul, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı koordinasyonunda 11 üyeden oluşacak.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığından 3, İnternet Kurulundan 2, BTK'dan 2 ve psikoloji, pedagoji, sosyoloji ile diğer ilişkili alanlarda uzmanlığı olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından teklif edilecek 8 kişi arasından BTK tarafından seçilecek 4 üyeden oluşacak kurul, tespit ettiği ilkeler çerçevesinde engellenen sitelerin listelerini belirleyecek.

Kullanıcılar ve internet site sahipleri, internet sitelerinin uygulama kapsamında olup olmadığının değerlendirilmesi için BTK'ya başvuru yapabilecek ve itiraz edebilecek.

İnternet servis sağlayıcıları geliştirdikleri yazılım ve donanım çözümlerini yedekli olarak kuracak.

ÜÇ AY SONRA YÜRÜRLÜĞE GİRECEK
İşletmeciler, gerekli tüm altyapı ve uygulama çalışmalarını test süreci başlamadan önce hazır hale getirecek.

Test süreci, işletmeciler ile BTK arasında bugünden itibaren 22 Kasım kadar gerçekleştirilecek. Hizmet, 22 Kasım'dan itibaren sunulmaya başlayacak



.

yestur.com: Mobil İnternet Aboneliğinin FESHİ

yestur.com: Mobil İnternet Aboneliğinin FESHİ: İnternet mobil abonelik sözleşmeleriyle "yüksek faturalar" ödetiyorlar . *Fatura ödemelerini geciktirdiğiniz ya da itiraz ettiğiniz...

Mobil İnternet Aboneliğinin FESHİ


İnternet mobil abonelik sözleşmeleriyle "yüksek faturalar" ödetiyorlar.
*Fatura ödemelerini geciktirdiğiniz ya da itiraz ettiğiniz takdirde, "internet bağlantısını"
kapatan ilgili firmalar, 18 ya da 24 ay yapılan sözleşmelerin, "veri erişimine kapalı"
dönemlerde de sabitlenmiş ücretlerin tamamını icraya koyuyorlar. Aman dikkat.

* En çok şikayet aldığımız Turkcell , Vodafone sözleşmlerini "derhal" fesh edebilirsiniz.

TTKD yöneticilerinin açıklaması aynen şöyle:
" Elektronik ortamda veri erişimi, üzülerek belirtmemiz gerekir ki bazı kötü niyetli satıcıların, tüketicileri aldatması nedeniyle pahalıya mal oluyor. Satıcı ve sağlayıcı firmalar, "sebepsiz zenginleşme " içine girerken, biz tüketiciler, aniden suratımızda yumruk gibi patlayan faturaları nasıl ödeyeceğimizi düşünüyoruz. Kapı kapı dolaşıp, " size ayda 30 - 40 TL'ye mobil internet izleteceğiz" diyenlere asla inanmayın. Ya "farkında olmadan " biz tüketiciler aylık veri girişini, sözleşme ile tespit edilen GB'dan daha fazla çekiyoruz, ya da bizlere bu hizmeti satan şirketlerin cihazları bozuk. TTKD'ye ulaşan şikayetlere göre,biz " Tüketici her zaman haklı" dır görüşüne katılıyoruz. Açıklamalarımızı da bu doğrultuda yapıyoruz. Fahiş faturalar geliyor ise, derhal bu sözleşmeleri fesih etmenin yolunu size izah edelim:

Şöyle ki, 4077 sayılı TKHK ve Elektronik Haberleşme Kanunu bizlere bu hakkı veriyor. Hatta içlerinde " daha dürüst görünen " Vodafone sözleşmesine " Fesih maddesi " koymuş. Derhal, size sunacağımız örnek ihtarnameyi doldurarak, iadeli taahhütlü posta ile sözleşmeyi fesih ettiğinizi firmaya bildirin. Kabul etmedikleri taktirde TTKD hukuk servisi, sizegereken desteği sağlayacaktır.

Şimdi mağdur edilmiş 2 ayrı tüketicinin, bu firmalara göndediği
ihtarı ve içindeki " mağduriyet öyküsünü" okuyun lütfen:

Örnek 1: (Turkcell)

İadeli Taahhütlü posta yoluyla ihtarname


İhtar eden : Tarkan G.
Adresi : Halkalı- İstanbul

Muhatap : Turkcell İletişim Hizmetleri AŞ
Adres : Turkcell Plaza, Meşrutiyet Caddesi, No:71-Tepebaşı, 34430

İhtarın
Konusu : MOİB_HTC_TOUCH_3G_18_AY , GSM no: 532...........16 cep telefon
hattı üzerinden 55825601 nolu MobilOfis Turkcell PDA internet Paket
abonelik sözleşmesinin feshi, hat kapalı olduğu halde haksız talep edilen
faturaların iptali talebidir.

İzahı : Firmanız yetkili satıcı ve elamanlarınız vasıtasıyla beni aldatarak 55825601 nolu MobilOfis Turkcell PDA abonelik sözleşmesi yaptınız.
21.07.2009 tarihinde kampanya ile 18 ay sözle şmeli Turkcell “pda” cihaz ı ve 18 aylık internet paketi satın aldım.Fakat daha sonra, konuşma bedeli ve pda taksidi olarak 2 fatura ödedim. İşlerimin kötü olması sebebiyle 3 faturayı ardı ardına ödeyemedim. 371.90ytl gibi bakiye daha sonra devam eden faturaları gecikmeli de olsa ödedim. 4/11/09 tarihli : 233.90ytl 19/11/29 tarihli 137.00ytl.faturaları ödedim.akabinde geri kalan 371.90 ytl bakiyeyi taksit yapıp ödemek istedim.Turkceel müşteri temsilcisi 2 taksit yapabileceğini ama ilk taksidin hemen ödemem gerektiğini bildirdi. Bende hemen müsait olmadığımı 2 gün sonra taksit bedelini ödeyeceğimi söyledim. O zaman iki gün sonra arayıp taksitlendirme yapabileceğimi fakat karşıma çıkan müşteri temsilcisi faturanın 1.894.00tl. bir rakam olduğunu ve bunun üzerinden taksitlendirme yapabileceklerini çünkü pda cihazı için yaptığım sözleşmenin iptal olduğunu ve tüm rakamı ödemem gerektiğini söyledi ben de rakamları ödemem söz konusu olmadığı nı gereken haklarımı arayacağımı bildirdim.

Faturayı ödemediğim gerekçesiyle hattımı kapattınız. Fakat, kapalı olan hattıma da yine faturalar göndermeye devam ettiniz.
Ben bu “ haksız” faturaları reddediyorum.3 gün içinde “ düzeltilmesini” ve fazladan tahsil edilen paraların iadesini talep ediyorum.
Sözleşmenin 8. ve 9. ve 12. maddesi ile irademi ortadan kaldıran diğer bazı maddeler benimle müzakere edilmedi. Bu haksız şarttır. Hizmet kesilmesine rağmen, konuşmadığım, veri alışverişi yapmadığım, tek taraflı firmanıza haksız kazanç sağlayan sözleşme, benim tarafımdan kabul edilemez.

SÖZLEŞMEYİ FESİH EDİYORUM

Diğer yandan ihtar konusu bu sözleşmeyi haksız ve tüketici aleyhine mağduriyet yarattığı
“ ihtarname tarihi” itibariyle fesih ediyorum.

Hukuksal nedenler:

4077 sayılı TKHK'nun “ Abonelik Sözleşmeleri” ile ilgili
“ MADDE 11/A.” Ya göre, “ Her türlü abonelik sözleşmelerine taraf olan tüketiciler, isteklerini satıcıya yazılı olarak bildirmek kaydıyla aboneliklerine tek taraflı son verebilirler.Satıcı tüketicinin aboneliğe son verme isteğini, yazılı bildirimin kendisine ulaştığı tarihten itibaren en geç yedi gün içinde yerine getirmekle yükümlüdür.
……Satıcı, abone ücretinin geri kalan kısmını hiçbir kesinti yapmaksızın onbeş gün içinde iade etmekle yükümlüdür .” Demektedir. Bu hakkımı kullanıyorum.

. 2008 tarihli 5809 sayılı ELEKTRONİK HABERLEŞME KANUNU'nun 50 maddesine göre de “ Aboneler yazılı olarak bildirmek kaydıyla aboneliklerini her zaman sona erdirebilir” denilmektedir. Ayrıca sözleşmemizin 7.2.1. maddesine göre “Abone, yazılı olarak bildirmek kaydıyla,iş bu sözleşmeyi her zaman feshetme hakkına sahiptir” şeklinde bir hüküm mevcuttur.

Subut Nedenler: sözleşme, faturalar, ödeme belgeleri, hatırlatma mektubu vs.tüm deliller

Sonuç ve talep: İş bu ihtar konusu “haksız, muzakere edilmemiş ” sözleşmeyi 4077 sayılı TKHK, EHK ilgili maddelerine dayanarak feshediyorum. Haksız faturaların da 3 gün içinde düzeltilmesini istiyorum. Aynı süre içinde fesih talebimi kabul etmediğiniz, haksız faturaları düzeltmediğiniz takdirde, başvuru yaptığım kısa adı TTKD olan Tüm Tüketicileri Koruma Derneği'nden sağladığım hukuksal destekle hakkınızda dava açacağımı ihtar ederim (Tarih koyun)……/12 / 2009 İhtar eden : Tarkan G.

*******************************************

Örnek:2 ( Vodafone )

İadeli Taahhütlü posta yoluyla ihtarname


İhtar eden : Murat B.
Adresi : Kartal- İstanbul 34860

Muhatap : Vodafone Teleminikasyon AŞ
Adres : Büyükdere Caddesi, No:67- Maslak –İstanbul

İhtarın
Konusu : 541...........40 nolu telefon hattı üzerinden 3 G internet bağlantısı ile
ilgili GPRS-SMS abonelik paketi sözleşmesinin feshi, hat kapalı olduğu
halde haksız talep edilen faturaların iptali talebidir.

İzahı : Firmanı yetkili satıcı ve elamanlarınız vasıtasıyla beni aldatarak bir abonelik sözleşmesi yaptınız.
Bu sözleşme ile,taahhütlerinize aykırı ödemeler çıkardığınız gibi, itiraz ettiğim faturayı ödemediğim gerekçesiyle hattımı kapattınız. Ayrıntılı fatura talebime 76 sayfalık “boş, konuşma ve ücretlendirme, ya da data bilgisi yer almayan ” dosya gönderdiniz.
Sözleşmeye göre benim 5 GB data kullanım hakkım var ve kredi kartımdan her ay 75 TL para tahsil ediliyor.
Ben bu “ haksız” faturaları reddediyorum.3 gün içinde “ düzeltilmesini” ve fazladan tahsil edilen paraların iadesini talep ediyorum.

SÖZLEŞMEYİ FESİH EDİYORUM
Diğer yandan ihtar konusu bu sözleşmeyi haksız ve tüketici aleyhine mağduriyet yarattığı “ ihtarname tarihi” itibariyle fesih ediyorum.
Hukuksal nedenler:
4077 sayılı TKHK'nun “ Abonelik Sözleşmeleri” ile ilgili
“ MADDE 11/A.” Ya göre, “ Her türlü abonelik sözleşmelerine taraf olan tüketiciler, isteklerini satıcıya yazılı olarak bildirmek kaydıyla aboneliklerine tek taraflı son verebilirler.Satıcı tüketicinin aboneliğe son verme isteğini, yazılı bildirimin kendisine ulaştığı tarihten itibaren en geç yedi gün içinde yerine getirmekle yükümlüdür.
……Satıcı, abone ücretinin geri kalan kısmını hiçbir kesinti yapmaksızın onbeş gün içinde iade etmekle yükümlüdür .” Demektedir. Bu hakkımı kullanıyorum.

2008 tarihli 5809 sayılı ELEKTRONİK HABERLEŞME KANUNU'nun 50 maddesine göre de “ Aboneler yazılı olarak bildirmek kaydıyla aboneliklerini her zaman sona erdirebilir” denilmektedir. Ayrıca sözleşmemizin 7.2.1. maddesine göre “Abone, yazılı olarak bildirmek kaydıyla,iş bu sözleşmeyi her zaman feshetme hakkına sahiptir” şeklinde bir hüküm mevcuttur.

Subut Nedenler: sözleşme, faturalar, ödeme belgeleri, hatırlatma mektubu vs.tüm deliller

Sonuç ve talep: İş bu ihtar konusu “haksız, muzakere edilmemiş ” sözleşmeyi 4077 sayılı TKHK, EHK ve Sözleşmenin 7.2.1 maddesine dayanarak feshediyorum. Haksız faturaların da 3 gün içinde düzeltilmesini istiyorum. Aynı süre içinde fesih talebimi kabul etmediğiniz, haksız faturaları düzeltmediğiniz takdirde, başvuru yaptığım kısa adı TTKD olan Tüm Tüketicileri Koruma Derneği'nden sağladığım hukuksal destekle hakkınızda dava açacağımı ihtar ederim. (tarih koyun)……/12 / 2009 İhtar eden : Murat B.


*****************************************

Örnek:3 ( BOŞ dilekçe, kendi öykünüzü,
aldatılma şeklinizi özetle boş yere yazın..)


İadeli Taahhütlü posta yoluyla ihtarname


İhtar eden : ......................
Adresi : .....................

Muhatap : .................................. Sözleşme tarafı şirket
Adres : ..........................l

İhtarın
Konusu : ..( Telefon numarası)......... .............................................nolu telefon hattı üzerinden 3 G internet bağlantısı ile
ilgili GPRS-SMS abonelik paketi sözleşmesinin feshi, hat kapalı olduğu
halde haksız talep edilen faturaların iptali talebidir.

İzahı : Firmanın yetkili satıcısı ve elamanlarınız vasıtasıyla beni aldatarak bir abonelik sözleşmesi yaptınız.
Bu sözleşme ile,taahhütlerinize aykırı ödemeler çıkardığınız......................................
.......................................................................................................
..................................................................................
............................................................................. (Bu kısma nasıl aldatıldığınız yazınız.)
Ben bu “ haksız” faturaları reddediyorum.3 gün içinde “ düzeltilmesini” ve fazladan tahsil edilen paraların iadesini talep ediyorum.

SÖZLEŞMEYİ FESİH EDİYORUM
Diğer yandan ihtar konusu bu sözleşmeyi haksız ve tüketici aleyhine mağduriyet yarattığı “ ihtarname tarihi” itibariyle fesih ediyorum.
Hukuksal nedenler:
4077 sayılı TKHK'nun “ Abonelik Sözleşmeleri” ile ilgili
“ MADDE 11/A.” Ya göre, “ Her türlü abonelik sözleşmelerine taraf olan tüketiciler, isteklerini satıcıya yazılı olarak bildirmek kaydıyla aboneliklerine tek taraflı son verebilirler.Satıcı tüketicinin aboneliğe son verme isteğini, yazılı bildirimin kendisine ulaştığı tarihten itibaren en geç yedi gün içinde yerine getirmekle yükümlüdür.
……Satıcı, abone ücretinin geri kalan kısmını hiçbir kesinti yapmaksızın onbeş gün içinde iade etmekle yükümlüdür .” Demektedir. Bu hakkımı kullanıyorum.

2008 tarihli 5809 sayılı ELEKTRONİK HABERLEŞME KANUNU'nun 50 maddesine göre de “ Aboneler yazılı olarak bildirmek kaydıyla aboneliklerini her zaman sona erdirebilir” denilmektedir. Ayrıca sözleşmemizin 7.2.1. maddesine göre “Abone, yazılı olarak bildirmek kaydıyla,iş bu sözleşmeyi her zaman feshetme hakkına sahiptir” şeklinde bir hüküm mevcuttur.

Subut Nedenler: sözleşme, faturalar, ödeme belgeleri, hatırlatma mektubu vs.tüm deliller

Sonuç ve talep: İş bu ihtar konusu “haksız, muzakere edilmemiş ” sözleşmeyi 4077 sayılı TKHK, EHK ve Sözleşmenin 7.2.1 maddesine dayanarak feshediyorum. Haksız faturaların da 3 gün içinde düzeltilmesini istiyorum. Aynı süre içinde fesih talebimi kabul etmediğiniz, haksız faturaları düzeltmediğiniz takdirde, başvuru yaptığım kısa adı TTKD olan Tüm Tüketicileri Koruma Derneği'nden sağladığım hukuksal destekle hakkınızda dava açacağımı ihtar ederim. (tarih koyun) ……/......../ 20..... İhtar eden : Adınız

MÜBAREK RAMAZAN BAYRAMI VE 30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN





                  Tarihten silinmek istenen milletimizin, bilakis tarihe yön vermeye devam edeceğinin en açık mesajlarından biri olan bu zafer, milli belleğimizden asla silinmeyecektir. Bugün hepimize düşen görev, cumhuriyetimize ve kazanımlarına hassasiyetle sahip çıkmak, ülkemizi uygarlık yarışında en üst sıralara taşımak olmalıdır. Nitekim, Türkiye bugün demokraside, ekonomide, ulaşımda, eğitim ve sağlıkta katettiği mesafelerle; adalete, hukuk devleti ilkesine, insan hak ve hürriyetlerine olan bağlılığıyla muasır medeniyetlerin üzerine çıkma hedefine her zamankinden çok daha yakındır. Bağımsızlık mücadelesinin ardından kurulan 

               Cumhuriyetimiz, gelişen demokrasisi, güçlü ekonomisi, tarihi ve kültürel birikimiyle bölgesinin ve dünyanın ışık saçan ülkelerinden biri haline gelmiştir. Dünyanın güçlü ve etkin ordularından birine sahip olan Türkiye, milli bütünlüğümüze ve güvenliğimize yönelik tehlikeleri bertaraf edecektir. Kahramanlığı ve cesaretiyle tarihte özel bir yer edinen askerimiz bölgesinde ve dünyada barış ve istikrarın güvencesidir. 30 Ağustos Zafer Bayramı, hem Cumhuriyete ve demokrasiye açılan bir kapı, hem de çoğulculuğa ve çok sesliliğe giden yoldur. 30 Ağustos, Atatürk ilke ve devrimlerinin filizlenerek kök salmaya başlayacağı sürecin yolunu açan Zafer Bayramının tarihe kaydedilişidir.

              30 Ağustos ruhuna ve azmine bugün de büyük bir ihtiyaç vardır. Ne var ki, bu kutlu zaferin anlamına ve sonuçlarına bütünüyle nüfuz etmek yerine, tüm dikkatler 30 Ağustos’taki tebrigatı kimin kabul edeceği hususuna odaklanmıştır. Dönemsel güçlerinden dolayı şuurları kapanarak milletimizin anlam kaynaklarını heba eden gafiller, elbette er ya da geç haklarında verilen milli hükümden kurtulamayacaklardır.








Şair Uzman Jandarmadan İkinci Şiir. (Hak arayışı Uzman Jandarmayı Şair Yaptı)

Türkiye cumhuriyeti sınırları içerisinde uzman jandarmalarla ilgili haberleri  okumayan kalmamıştır muhtemelen. Astsubaylarla ...